Kara Harp Okulu’ndan mezun olan genç teğmenler “Mustafa Kemal’in Askerleriyiz” diye slogan atınca, Atatürk ve Cumhuriyet karşıtı güçler, o günden beri hop oturup, hop kalkıyorlar. Öfke ve endişeleri dorukta. “Mustafa Kemal’in askeri” Türkiye’nin askeridir. Zira kurtuluş savaşı onların öncülüğünde verildi. Cumhuriyetin kuruluşundaki katkıları azımsanabilir mi? 30 Ağustos gibi çok önemli bir zaferin yıldönümünde, Ahlat’ta bazı komutanların , iktidar ortağı dinci terör örgütü lideri ile aynı karede yer alması doğal da, genç teğmenlerin içtiği ant mı doğal değil?
Aslında genç teğmenler, geleneksel antlarını tekrar ettiler, genlerindeki gerçeği haykırdılar: “Mustafa Kemal’in askerleriyiz”… Türk ordusunda her bir askerin bunu demesi ve düşünmesinden daha normal ne olabilir? Bunun aksi “Yunan Komutanı Trikopis’in askerleriyiz” demek olurdu. İnsan düşünmeden edemiyor; o zaman memnun olacaklar hâlâ var mıdır?
Bu soruyu çağrıştıran, kuşku yok ki Tarihçi Fesli Kadir’dir. (Kadir Mısırlıoğlu) Fesli Kadir’in o bilinen sözü aklıma geldi: “Keşke Yunan galip gelseydi” . Evet bunlar hiç saklamadan bunu sesli olarak haykırdılar. Kuşkusuz Fesli Kadir yalnız değildir. Sağlığında verdikleri değerden ve ölümünde gösterdikleri ilgiden bunu biliyoruz. Bu sözü söyledikten sonra iktidar çevrelerinde itibarları da bir kat daha arttı. Hatta soruşturma filan da açılmadı.
Fesli Kadir’in Atatürk düşmanlığı bununla da bitmiyordu. 10 Kasım Atatürk’ü anma törenlerinde saat 9’u beş geçe “Saygı duruşu yerine, kenefe gidin” diyordu. Bu zat bazıları için çok kıymetli, hatta kıymet sözü az kalır, danışmanlarıydı. İşte tarihi Fesli Kadir’den öğrenip, ondan akıl alanların “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sözünden panik, endişeye kapılmalarını yadırgamamak lazım. Zira onların aklı Fesli Kadir’in aklı, tarihi de ondan öğrendiler.
Hasılı sözü uzatmayalım, Türk Atasözüdür; “Kurt atasından gördüğü gibi ulur” Yine felsefi bir terimdir. “Er geç her şey aslına döner” Fesli Kadir’den ilham alanlar onun gibi, Mustafa Kemal’den ilham alanlar da Mustafa Kemal gibi haykıracak.
İnternetten tamamını okumanızı önereceğim “Ne Deyim?” başlıklı şiirimin bir dörtlüğü şöyleydi.
Cahiller fetva veriyor
Topallar Ay’a yürüyor
Kör usta duvar örüyor
Ben ne deyim, ne söyleyim?
Şöyle bir çevremize bakalım. Durumumuz tam da budur. “Asil azmaz, bal kokmaz” demiş atalarımız. Siz o asil ve seçkin Harp Okulu gibi kurumların, azacağını ve kokacağını mı sandınız? Bakın o genç teğmenlerin hepsi AKP iktidarı döneminde gördüler eğitimini, yine yediveren gülü gibi Mustafa Kemal’i çıkardılar bağrından. Bundan daha doğal ve tabii ne olabilir?
Hiç boşuna çabalamayın Mustafa Kemal sizi kabrinden yener ve kabrinde sizden daha güçlüdür. Yalan, dolan ve talanın sonu yok. Mustafa Kemal’in askeri Türkiye’nin askeridir. Mustafa Kemal Türkiye’dir.
