Gezmenin en güzel yanlarından birisi hem güzelliklerin  farkına varmak, hem de  çirkinlikleri daha net görebilmek.

Kentlerin, özellikle  sahillerin kıyı  şeritlerindeki betonlaşmayı  görünce  insanın yüreği  sızlıyor, canı acıyor…Ve küresel ısınmanın  nedenlerini daha iyi anlıyor insan . Bu betonlaşmanın  belediyesi yok, partisi yok…Bir  örnek belediye görebilsek betondan çok ağaç dikmiş, umutlanacağız  .

Marka kent olmanın  özelliklerinden  birisi yeşil alanları, kocaman parkları, bahçeleri…

Kendilerine has bir güzellikleri olan ağaçlar,  hayat verici özellikleriyle doğanın en kıymetli armağanlarından biridir. Sadece gölgesinde oturmaktan keyif aldığımız, kuş  sesleriyle dolu ormanlar değillerdir. Aynı zamanda dünyamız için hayati bir öneme sahiptirler. Onların varlığı olmasaydı, yaşamın devamı ne kadar zor olurdu, düşünmek bile istemiyorum.

Ağaçlar, doğal bir filtre görevi gören ve atmosferdeki zararlı gazları emerek temizleyen önemli bir role sahiptir. Karbondioksit emme ve oksijen üretme görevlerini yerine getirirken, dünya üzerindeki iklim dengesini korur ve gezegenimizin sıcaklığını kontrol altında tutarlar. Onların yokluğunda, karbondioksit birikir ve sera etkisi artarak, yeryüzü sıcaklığı hızla yükselirken, ekosistemlerde de ciddi dengesizlikler meydana gelir.

Ağaçlar aynı zamanda toprak erozyonunu da önlemede büyük bir etkiye sahiptir. Kökleriyle yerleştiği toprağı sıkıca tutarak, erozyonun önüne geçer ve toprak kaymasını engeller. Bunun yanı sıra, ağaçlar sayesinde su döngüsü de düzgün bir şekilde işler. Yapraklar suyu emerek buharlaştırır ve buharlaşan su doğal bir yağmur oluşturur. Bu su, bitkiler ve hayvanlar için yaşama ve besin kaynağıdır.

Ancak, günümüzde ağaçların önemi ve değeri birçok insan tarafından yeterince kavranmamaktadır. Neden mi? Çünkü insanlar betonlaşan büyük şehirlerde yaşamayı tercih etmişlerdir. Her geçen gün ormanlar, sanayi alanları ve yapılarla yer değiştirirken, ağaçlar katledilmekte ve yaşam alanları yok olmaktadır. Bu durum, doğal dengeyi altüst ederek, ekosistemlerin ve hayvan türlerinin yok olmasına neden olmaktadır.

Geleceğimiz için, ağaçlara ve doğaya olan saygımızı artırmalıyız. Ağaçlar olmadan, temiz bir atmosfer, sağlıklı bir iklim ve bereketli topraklar hayal bile edilemez. Onların gövdelerinde gezinen rüzgar sesleri, dallarında dans eden kuşlar ve hayat veren yeşili hepimizin koruması gereken bir hazinedir. Oksijenimizi veren, hayatımıza anlam katan ağaçlarla barış içinde var olmalı ve onları korumaktan asla vazgeçmemeliyiz.

Ağaçlar insanlardan hiçbir şey beklemezken, bizler onlara minnettar olmalıyız. Onları kesmeden ve koruyarak yaşatmalı, gelecek nesillere de aynı güzellikleri bırakmalıyız. Bir ağaç dikmek, geleceğimize ve dünyamıza olan sevgimizi göstermenin en anlamlı yoludur. Eğer ağaçlarımızı korumazsak, sonsuz bir yaşama ihtimali olan dünya, sessizce ölecektir.

Unutmayalım ki her ağaç, bir umut ışığıdır. Dünya üzerindeki her insan, geleceğine ağaç dikerse, bu umut ışığı tüm dünyayı aydınlatacaktır. Sevgiyle, saygıyla, nezaketle ve bilinçle ağaçlara sahip çıkalım. Onların varlığı, gelecek kuşakların yaşamasını sağlayacak ve dünyamızı daha güzel bir yer yapacaktır.

Ankara