Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Sayın Özgür Özel; “Türkiye'yi ayağa kalkmaya davet ediyoruz. Bu akşam saat 21.00'de ayağa kalk! Evlerinde yanan ışıkları, eğer zam istiyorsan ışıkları yakın, ışıkları kapatın.” dedi.
Kurgulu TÜİK raporları ile başta emekliler olmak üzere, halka ekonomik anlamda tuzak kuran AKP iktidarının, son zam kararları artık taşınamaz hal aldı.
Emeklilere ve dar gelirli halka çifte tokat atılıyor. Örneğin on milyon emekli ilk altı aylık dönem için hiç zam alamazken, diğer taraftan sadece elektriğe yüzde 38 zam geliyor. Halkın nefes alma şansı bile kalmıyor.
Hal böyleyken Türkiye’nin birinci partisi CHP kendine yönelişi, halkın kendisini umut olarak görmesini, ilk planda iyi kullanamadı, halkın bu masum enerjisini kötü harcadı. Halk AKP’den kaçıp kendisini birinci parti yaparken, Sayın Özgür Özel AKP genel merkezinde boş sandalye ile güreş tuttu.
Yetmedi ekonomi kurmaylarını ekonomiyi kurtarmak için düşünce üretsinler diye iktidara yönlendirdi. Erken seçimi dillendirmedi. Halk AKP’den kaçıyor. O AKP’ye yaklaşıyor. Bu olay, elbette CHP seçmeni tabanında yanıt bulmadı. Bağlanan umutları hayal kırıklığına uğrattı.
Önce CHP kendi öz gücüne güvenmelidir. AKP ile yapacağı her birliktelik AKP’nin tüm olumsuzluklarına ortak olmaktır. Üstelik te hem AKP’den, hem İYİ Parti’den de oy almışken. Çok kısa sürede görüldü ki bu yol çıkmaz.
Gerek “Geçim yoksa seçim var” Gerekse “Türkiye ayağa kalk” ışık yakıp söndürme eylemi ile CHP’ye yakışan eylemler türüne dönüldü.
İktidar isterse sıfır zam yapılan emekliye ve TÜİK kullanılarak tüm toplum kesimlerine yapılan eksik zammı anında yapabilir. Bunun için yandaş ve korumalı sermaye çevrelerine dönük olan, para musluklarının birazcık yönünü halka doğru değiştirmek yeterli. Halk ayağa kalkmadıkça da, iktidarın kendiliğinden buna niyeti yok.
Bu nedenle CHP’nin “Ayağa Kalk Türkiye” eylemi, “Geçim yoksa seçim var” eylemi yerli yerindedir.
Önceden denenmiş eylemler de olsa, işin başlangıcı ve merdivenin ilk basamağı olarak olaya kitlesellik kazandırmak açısından önemlidir.
AKP iktidarı 22 yıldır, en alttakini ezme ekonomik politikasını hep yapıyor. Yalnız ülkemizde sık kullanılan bir atasözü vardır. “Ölüyü fazla yıkama ya öyle yapar, ya böyle” İşçi, memur, dar gelirli, emekli öylesine ezildi, sömürüldü ki Sayın Özgür Özel artık yeter “Türkiye ayağa kalk” demek zorunda kaldı.
Burası doğru, haklar ayakta alınır, yatarak değil. Işık yakıp söndürme eylemi, birlikte hak aramanın ilk basamağıdır. Etki ve tepkiye göre diğer basamaklara geçilmelidir.
