Sen Halime Çavuş!

Saçlarına kıydın, sakal tıraşı oldun yetmedi,

Yetmedi de lapa lapa kar yağarken üzerinden paltonu çıkarıp cephaneyi örttün…

Üşümedin mi be Halime?

Üşümedin mi Erkek Halime?

Biz üşür olduk Mayıs güneşinde…

Biz grip olduk hastalandık Ağustos cehenneminde…

Unuttuk sizleri,

Unuttuk sizlerin cephe cephe ölüme meydan okuduğunuz günleri de…

Takıldık… Yunan bayrak dikerken İzmir’e,

Yunan’ın yanında olan kahpelerin torunlarının peşlerine…

Ey onbeşli onbeşli türküsü ile ağlayacağımıza göbek atar olduk…

Orada gidip de dönmeyen onbeşliler bizim şehitlerimiz değilmiş gibi…

Unuttuk vatan için şehit olanlara gözyaşı dökmemiz gerektiğini de ağlar olduk Müslüman’ı katleden ABD askerlerine…

Unutup İngiliz’i her cephede yenip perişan ettiğini de

Mustafa Kemal ATATÜRK’e İngiliz ajanı diyenlere…

İsrail kurulacağı zaman kuramazsınız dediğini unutup da inandık

Mustafa Kemal ATATÜRK’e Yahudi diyenlere…

Mason localarını kapattırdığını unuttuk da Mason diyenlere inandık…

İnandık her türlü saçmalığa be Halime!

Sizlerin ölümüne çarpışıp kovduklarınızın düşman olduğunu unuttuk be Halime!

Unuttuk da şimdi dost diye ellerini öper olduk…

Sizlerin kıçlarına tekmeyi bastıklarınızı bugün baş tacı eder olduk Halime…

Unuttuk TÜRK olduğumuzu da…

Ermeni ile Ermeni, Yahudi ile Yahudi, Arap ile Arap olduk be Halime!

Şehitlerimize kelle denildi sustuk!

Ermeni dönmesi eşkıya sayın oldu sustuk!

Mustafa Kemal ATATÜRK’ün milletin efendisi dediği köylü anasını aldı gitti de ardından bakar olduk Halime…

Bakar olduk…

Sizlerin yüreklerinizle yazılan özgürlük destanının simgesi İSTİKLÂL MARŞI’nı kaldıracaktık dediler de duymazdan geldik be Halime…

Yüreğimizin köşesi bile sızlamadı…

Tek tek TÜRK’ün kaleleri yıkıldı be Halime!

Sizler direndiniz topla tüfekle yıkılmadınız da…

Bizler aç kaldık be Halime, 2 paket makarna ile vurulduk…

Sizler cephede kazandınız savaşı da bizler…

Bizler yine masa başında mağlup olduk Halime…

İşin ilginci bizler unuttuk kurduğunuz TÜRKİYE CUMHURİYETİ’nin büyüklüğünü de onlar unutmadı be Halime, onlar unutmadı!

Çıkıp açıklama yaptılar T.C. İbaresi tabelaya sığmadı o yüzden kaldırdık diye…

Evet…

Kurduğunuz bu ülkenin amblemi bile o kadar büyüktü ki sığdıracak tabela bulunamadı Halime!

O kadar büyük bir ülke kurdunuz ki…

Ne tabelalara ne de dünyaya sığdı Halime!

Sığdıramadılar, sindiremediler…

Bir bizler kıymetini bilemedik Halime…

Bir bizler kıymetini bilemedik…

Milli bayramlar geldi geçti…

Kutlamadık, kutlattırılmadık Halime…

BAZEN HASTAYIZ, BAZEN ABD’DE BAZEN FAS’TAYIZ, BAHANE BULAMAZSAK YASTAYIZ…

Denildi…

Denildi de…

Hala sizleri ve kurduğunuz ülkeyi silemediler HALİME!

Her taşın altında, her esen rüzgârda çılgınca dalgalanan Ay yıldızlı bayrakta, havasında, suyunda, toprağında, her fidanın açan yaprağında hala sizler varsınız HALİME!

Hala sizler varsınız…

Hala TÜRK tarihinin altın sayfalarında 30 AĞUSTOS’lar, 19 MAYIS’lar, 29 EKİM’ler, 23 NİSAN’lar anlatılmakta HALİME!

Kutlamasak da, kutlatılmasa da…

İşte bir zafer haftası daha geldi geçmekte HALİME…

Biz ZAFER HAFTASI’nı unuttuk…

Sizleri anmak konuşmak yerine MISIR ile yatıp SURİYE ile kalkar olduk HALİME…

Bu yıl hasta olmadık olmasına da…

YASTAYIZ BE HALİME…

YASTAYIZ…

Burçak YAZICI

*

DÜŞÜNEN SÖZLER:

·      Bir millet uyuyorsa uyandırmak kolaydır. Uyumuyor da uyuyor gibi yapıyorsa, ne yapsanız nafile, uyandıramazsınız. Indra Ghandi

·      Bir kimse milletiyle iftihar edebilmek için milletine ait her sınıf insanla gurur duyabilmelidir. Ama eğer bir milletin yarısı aç ve sefil haldeyse, yarısı geleceğinden endişe içindeyse, yarısı ahlaki erozyonda yok olmuşsa bir kimse böyle bir milletin ferdi olmaktan nasıl gurur duyabilir ki? Adolf Hitler

·      Türkleri savaşarak, asker ve silah kullanarak asla yenemezsiniz. Türkleri sadece din adamlarını ele geçirip, onları kullanın! Onlar zaten devleti yıkarlar. Winston ChUrchil