İNSANA SEVGİ VE KADINA SAYGIYI ŞİAR EDİNEN BORANİ KİMDİR?

Babası Süleyman Anası Firdevs hanımdır. Çorum’un merkez köylerinden Sarimbey’de 1943 yılında doğmuştur. Her zaman Türkmen ruhu taşıdığını söyleyen Borani kendi köyünden Sevim Hanımla evlenmiş; iki erkek bir kız evlât babasıdır. Tam Anadolu çocuğu olan Borani köy evinde, Türkmen gelenekleri içinde hayatını sürdürmektedir. Avlulu evlerinde, ektikleri ve diktikleri mütevazı bir bahçesi vardır. Tandırda yufka ekmek yaparlar. Misafirine bahçedeki fırınında pişirdiklerini ikram eder. Biberi, taze soğanı, domatesi, marulu bahçesinden koparıp toprak kokan taptaze salatayı Borani babanın ellerinden yersiniz. Veya yerdiniz mi desem acaba!

-&-

On iki kardeşli bir aile olunca ilkokuldan sonra şehre gidip lise, üniversite okuyamamıştır. Çok hevesli olduğu halde kütüphanelerde kitap karıştıramamıştır. Amma velâkin liseyi de, üniversiteyi de, kütüphaneyi de evine getirmiştir. Durmadan okumuş, durmadan kitaplar karıştırmıştır. Evindeki kütüphanesinde dinî, millî, tarihî binlerce kitap olan Âşık Borani’nin ne elinden kalem düşmüştür, ne dilinden kitap.

Lise ve üniversite okumamıştır ama lise ve üniversitelerde şiir ve âşıklık üzerine konferanslar vermiştir.

Vakti zamanında çok güzel saz çalan bir ozan imiş. Hatta Çorum’da İkizler Plakçılık firması onun plaklarını bile çıkarmıştır. İkizler ticaret olarak hâlâ çalışan bu firmaya gidip Borani’nin eski plakları var mı diye sordum maalesef hiç kalmamış.

Çok okuyan ve her şeyi okuyan Borani mealinden Kur’an’ı Kerim’i birkaç kere hatmetmiştir. Bazı sureleri şiir diliyle ile şerh etmiştir.

Âşık Borani’nin ders aldığı, el aldığı, çıraklığını yaptığı ve veya elinden bâde içtiği bir üstadı yoktur. Fakat kitaplarını ve hayatlarını okuyarak örnek aldığı şairler çoktur. Meşhur olan ve olmayan pek çok şairin kitaplarını okumuş hepsinden bir nebze almıştır. Ancak en çok izinden gittiği kişi akrabası DELİ BORAN’DIR. “Borani” mahlası buradan gelmektedir. Nitekim DELİ BORAN’ın şiirlerini derleyen ve DELİ BORAN adı ile yayınlayarak okuyucu ile buluşturan da Âşık Borani’dir.

-&-

Borani Baba çok okumanın yanında cem meclislerinde çok bulunmuş ve alevi dedelerin sohbetlerinden de yararlanmıştır. İlim, aşk ve tasavvuf kültürü buradan gelmektedir. Ayrıca Ahmet Yesevî, Seyit Nesimî, Mevlâna, Hacı Bektaş-ı Velî, Yunus Emre, Kaygusuz Abdal, Kul Himmet, Pir Sultan Abdal, Azmi Baba, Neyzen Tevfik, Âşık Veysel, Abdürrahim Karakoç, …, …, gibi şairlerin hepsinden feyiz almıştır. Hepsinden bir parça alarak, cem meclislerinde yaşadıklarını onlarla harmanlayarak tasavvuf ilmini ve tasavvuf aşkını geliştirmiştir. Tasavvufi şiirlerine bir örnek verelim.

-/-

Boranî ayna da gör bak cemalullah sendedir

Sırını nadana deme bak sırrullah sendedir

Kalbine bak aç kapıyı gör ki Allah sendedir

Bu cihanda şaşkın gezme anca can cana sığar

Ne kadar uzun olsa da geceyi gündüz kovar

Gel Boranî dal vahdete görünen dem o demdir

Evvel ahir, batın zahir, vasi vekil Âdemdir

Sırrını deme nadana bilmeyene mahremdir

Zatını bil kendine gel can içinde bir cansın

Oku dilinden tevhidi, kalbin nur ile dolsun

Hakkında Hitit Üniversitesi öğrencilerinden İbrahim Gümüş mezuniyet tezi yapmışsa da Âşık Borani’nin daha araştırılacak çok yanı vardı. Keşke üniversitemiz ve üniversiteli birkaç kardeşimiz Borani Baba Hakka yürümeden bu imkânı kullansa idi.

(SÜRECEK)