* Gerçekten, “Damlaya damlaya göl olur” mu; yoksa “Taşıma suyla değirmen dönmez” mi?
* Gerçekten, “İyi insan, lafının üstüne gelir” mi; yoksa “İti an çomağı hazırla” mı?
* Gerçekten, “Bir elin nesi var iki elin sesi var” mı; yoksa “Nerde çokluk orda bokluk” mu?
* Gerçekten “Fazla mal göz çıkarmaz” mı; yoksa “Azıcık aşım, ağrısız başım” mı?
* Gerçekten, “Kervan yolda düzelir” mi; yoksa “Balık baştan kokar” mı?
* Gerçekten, “Harama uçkur çözülmez” mi; yoksa “Güzele bakmak sevaptır” mı?
* Gerçekten de “Bülbülün çektiği dili belası” mı; yoksa “Bilmemek ayıp değil, sormamak ayıp” mı?
* Gerçekten de “Eğri otur doğru söyle” mi; yoksa “Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar” mı?
* Gerçekten de “Düşenin dostu olmaz” mı; yoksa “Gerçek dost kara günde belli olur” mu?
* Gerçekten, “Erken kalkan yol alır” mı; yoksa “Acele işe şeytan karışır” mı?
* Gerçekten de “Tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır” mı; yoksa “Lafla peynir gemisi yürümez” mi?
* Gerçekten de “Gün ola harman ola” mı; yoksa “Perşembe’nin gelişi çarşambadan bellidir" mi?
* Gerçekten de “İyilik yap denize at” mı; yoksa “Merhametten maraz doğar" mı?
* Gerçekten de “Yüzü güzel olanın huyu da güzel olur” mu; yoksa “Yüzü güzel olanı değil, huyu güzel olanı sev” mi?
* Gerçekten de “Akıl akıldan üstündür” mü; yoksa “Aklın yolu birdir" mi?
* Gerçekten de “Perşembe’nin gelişi Çarşamba’dan bellidir” mi; yoksa “Gün doğmadan neler doğar” mı?
* Gerçekten de “Öfke baldan tatlıdır” mı; yoksa “Öfke ile kalkan ziyanla (zararla) oturur” mu?
* Gerçekten de “Zararın neresinden dönülse kârdır” mı; yoksa “Battı balık yan gider” mi?
* Gerçekten de “Kurunun yanında yaş da yanar” mı; yoksa “Her koyun kendi bacağından asılır” mı?
* Gerçekten de “İyilik eden iyilik bulur” mu; yoksa “Besle kargayı, oysun gözünü” mü?
* Gerçekten de “Yüzü güzel olanın huyu (da) güzel olur” mu; yoksa “İçi beni yakar, dışı eli (seni) yakar” mı?
* Gerçekten de “Dost dostun eyerlenmiş atıdır” mı; yoksa “Güvenme (inanma) dostuna, saman doldurur postuna” mı?
* Gerçekten de “Aklı başa yaş getirir” mi; yoksa “Akıl yaşta değil, baştadır” mı?
… …
Gözlerini, dillerini sevdiğim atalarım bir karar verin!