Ulus olarak insan karalamakta üstümüze yok.

Ve de abartmakta…

Dahası çamur atmakta…

Ömrü savaş alanlarında geçmiş, Orgeneral İsmet İnönü’ye ne dedik;

Asker kaçağı…

Başka?

İnönü camileri kapattı.

??!!..

Bugün size o camii kapatma olayını anlatacağım.

… …

Doğru, İnönü Camilerin Önüne Jandarma dikti….

Nerede, hangi camilerde?

Niğde ve Ulukışla camilerinde.
Neydi sebep?

Neden, niçin, niye yaptı?

Neydi bu işin arkasındaki gizem?

Kimse sormadı bu soruları.
Meydanı boş bulan Atatürk ve Cumhuriyet düşmanları 70 yıldır bu propagandayı yaptı ve yapıyor.

Maalesef gerçeği bilemeyen ve doğru bilgiye ulaşma imkanı olmayan halkımızın büyük bir bölümü bu /yapmaya da devam ediyor.. 
Yalanın siyasi rant sağladığını gören iktidar mensupları da dozunu her geçen gün artırarak yalanlarını sürdürüyor.
Daha yakın bir zamanda bir öğretim görevlisi; “Atatürk döneminde, genelev yapılan camiler vardı…” diyebildi.

Onların, yalanlarını günde 40 kere tekrarlayabilecekleri onlarca Tv kanalı var..
Bizim sosyal medyadan başka gerçeği anlatacağımız hiçbir kanalımız yok..
Evet, İNÖNÜ bazı tarihi camileri kapatmış, başına da jandarmalar dikmişti..
Bu camilere kimseyi yaklaştırmıyordu.. 
Hükümet hakkında aleyhte propaganda alıp yürüyor; buna rağmen kimseye de bir açıklama yapılmıyordu.
Peki neydi bu olayın ardındaki sır:
 

*    *    *

Atatürk ölmüş…

İkinci dünya savaşı başlamış, İnönü cumhurbaşkanı seçilmişti.
Hitler'in Orduları Avrupa ülkelerini birer birer ezip geçiyordu.
Alman tankları Fransızların asla geçilemez dedikleri Maginot hattını(*) bile geçmişti.
Daha 1941 yılında 13 ülke teslim bayrağını çekmiş, Alman Orduları Türkiye sınırına dayanmıştı.
Türkiye de boş durmuyordu.
Alman tanklarına karşı Trakya’nın altına binlerce KORUGAN yapılmıştı. 
Bununla da yetinilmemiş, Alman Ordularının İstanbul’a girişini önlemek için Çatalca –Büyükçekmece hattına Maginot hattının bir benzeri ÇAKMAK HATTI inşa edilmişti. 
Alman tanklarına karşı önlem alınmıştı.

Peki ya Alman uçakları?
Ya Alman uçakları İstanbul’u bombalarsa?
Tarihimizin maddi manevi en değerli hazineleri, kutsal emanetler ne olacaktı?

Bir Alman taarruzuna karşı kutsal emanetlerin Alman uçaklarının menzili dışında bir yere taşınmasına karar verildi.
İnönü, her şeyin gizlilik içinde yapılmasını, Almanların kutsal mekanlara dokunmayacağının da hesaba katılmasını istedi.
Düşünüldü taşınıldı. İstanbul saray ve müzelerindeki tüm değerli eşyaların Anadolu’nun ortasında Niğde ve Ulukışla’da dini mabetlere saklanmasına karar verildi..
Özel tren hazırlandı.
İçi çinko, özel bölmeli sandıklar yaptırıldı.
Topkapı Sarayı, Dolmabahçe Sarayı ve İstanbul Arkeoloji Müzesi’ndeki kutsal emanetler, Hazreti Muhammed’in hırkası, mührü, kılıcı, oku, yayı, Kabe’nin anahtarı, Hazreti Osman’ın kanlı Kuran-ı Kerim’i, padişahların tahtları, eşyaları, hazine, silah, tablo, porselen, paha biçilmez el yazması eserler, büyük bir gizlilikle ve titizlikle sandıklara yerleştirildi.
 

*    *    *

Yıl 1942…

Alman Ordularının Trakya sınırımıza dayandığı günler…

Bir gece 391 sandık 48 vagona yerleştirildi…

Ve o tren, paha biçilmez değerdeki yüküyle, büyük bir gizlilik içinde ve koruma altında Anadolu’nun ortalarına doğru hareket etti…
Kutsal emanetler ve paha biçilmez değerdeki mücevher ve el yazması eserler Niğde’de Ak Medrese ve Sarıhan ile Ulukışla’da bir camiye yerleştirilir.
Her şey gizlilik içinde yapılmak zorundadır.

Yerel yöneticilere bile bilgi verilmez. Camilerin etrafına özel askeri birlikler konuşlandırılır…

Bu ibadet yerlerine kimse yaklaştırılmaz. 
1943 yılında İnönü, Churchill ile görüşmek üzere Adana’ya giderken treni Ulukışla’da durdurur.,

Kutsal emanetlerin saklandığı 3 binayı teftiş eder.

Kendisi bile içeri girmez, Birliğin komutanından bilgi alır.

Ayrılırken de “-Bize emanet, size emanet. Gözüm arkada kalmasın.” der.


*    *    *

Aradan dört yıl geçer, savaş biter.

Dünyaya sükûnet hâkim olur. 
Kutsal emanetler 1947 yılında anılan camilerden alınır tekrar saray ve müzelerindeki yerlerine konur.
Yıllar geçse de ne İnönü ne CHP bu konudan söz etmez.

Kendilerine pay paye çıkarmaz.
Bunu fırsat bilen cumhuriyet düşmanları 70 yıldan beri “-İnönü camileri kapattı.” yalanını yayarlar.

Hatta daha da azar, kapatılan camilerin çevresindeki koruma askerlerinin atlarını bahane edip “-İnönü camileri ahır yaptı.” yalanını işlerler de işlerler.

… …

Dedim ya; insan karalamakta, çamur atmakta kimse elimize su dökemez.

(*) Maginot Hattı. Fransa'nın tüm kuzey ve doğu sınırlarını kapsayan hatta son kısmı da Korsika'da inşa edilmesi planlanmış savunma hattıdır.