Bu dünyada büyük acılara sebep olan bela ve musibetlerin atlatılmasında en büyük direnme ve dayanma gücümüz ve başarıya giden yoldaki engellerin aşılmasında da en kuvvetli dayanağımız sabırdır. Sabrımızın kararlılıkla sürdürülmesine de sebat denmektedir.
Yani sabır ve sebat, yüce Allah’ın hidayet ve inayetine, yani kurtuluş ve yardımına sığınarak azimle, iradeyle, metanetle başarıya ulaşmaktır. Bu kabiliyete sahip olanlar mutlaka başarıya ulaşırken, bu maneviyattan mahrum olan zayıf inançlı kişiler de daima silinip yok olmaya mahkûmdurlar.
Demek ki, sabır bu çetin yaşam koşulları karşısında var olma veya yok olma savaşıdır diyebiliriz.
Sabır ve sebat en zor durumlarımızda büyük bir cesaretle bizi başarılı neticeye ulaştıran güçtür. Sabır ve sebat, insandaki dayanma ve direnme kaynağımızdır. Bu kaynağın aslı ise ilahidir. Yani kişinin Allah’a olan sonsuz inancını ve güvencinin insana verdiği ilahi teminattır.
Sabır ve sebat hayatımızın her döneminde hatta her anında baş vuracağmız bir dayanaktır. Bir kurtuluş vesilesidir.
Sabır ulu Allah’ın emirlerini yerine getirmede, nefsin ve şeytanın bizlere çıkardığı engellerin yani ilahi emirlere ibadetlere karşı duyarsızlık, tembellik, şehvete, şöhrete kapılmak gibi şeytanın hilelerine karşı bizleri koruyan, ilahi ve rahmani bir zırhtır.
Sabır, insanı üzüntüye boğan, hayatımızı zehir eden, huzurumuzu kaçıran, strese sokan, bela, kaza ve musibetler karşısında heyecan ve eleme kapılmadan akıl ve mantığımızı kullanarak gamdan kederden sıkıntıdan bizleri kurtaran en büyük bir etkendir.
Hayatta ve mematta yani dünya ve ahiret saadetinin kazanılmasında başarının sırrı sabır ve metanetle çalışmaktır. Fakat sabır sanıldığı kadar kolay bir iş değildir. Belki en zor iş sabırdır. Basit bir örnekle ifade edersek; şöyle bir düşünürsek bunun böyle olduğunu hemen anlarız.
Ortalıkta hiçbir neden yokken, toplum içinde bulunduğunuz bir sırada densizin birisi birden karşınıza çıkıyor, anlayıp dinlemeden bize ağıza alınmayacak şekilde hakaret ediyor. Gözünüz kararıyor, hiçbir şeyi görmüyor. Böyle bir durumda bu dengesiz kişiyi defetmek, hatta yok etmek için elinizde her türlü imkân var. Böyle bir durumda bizi bu felaketten koruyacak tek çare sabır ve metanettir. Olgunluk gösterip sükutla bu belayı savmaktır. Aksi halde sabırsız olursak telafisi mümkün olmayan felaketlere duçar oluruz. Sabredip hasbinallah dersek kurtuluruz.
İşte burada sabır en yüce erdemdir, üstünlüktür. Ama her yiğit bu erdemi ve bu sabrı gösteremez.
R.SAV. “Yiğit ve kahraman kimdir, bilir misiniz?” buyuruyor. Sahabi “Allah ve resulü bilir” diyorlar. “Gerçek yiğitlik, pehlivanlık insanların sırtını yere getirmek değildir. En öfkeli anınızda öfkenizi yenip sabır göstererek büyük felaketleri önlemenizdir. Çünkü ‘men sabere zafere’ sabreden mutlaka zafere ulaşır, buyuruyor.
Acıklı olaylar karşısında yeise, ümitsizliğe düşmeden metanetle sıkıntılarımıza sabırla katlanmamız, bizi huzura ve kurtuluşa götürecektir. Matem ölüyü diriltmez. Ağlamakla yitik bulunmaz. Üzüntü sadece acımızı çoğaltır. Elbette ki insanların kalbi taş değildir. Kalp mahzun olunca gözden yaş gelecektir ki, beden ve ruh rahatlasın diye. Yani sabırla aşılamayacak engel, kazanılamayacak başarı yoktur.
Bu konuda sabırla ilgili Kur’an’da 50’den fazla ayet olması sabrın önemini anlatması bakımından önemlidir. Bunlardan bazıları şöyledir;
-Ey kullarım, şu dünya hayatında sizleri biraz korku ve açlık, mallarınızdan kazançlarınızdan, ürünlerinizden azaltarak, sevdiklerinizin canlarını alarak sizleri imtihan ederiz. Sabrınızı ve teslimiyetinizi ölçeriz. Sabredenleri müjdele. Bakara Suresi 155. Ayet.
-Allah daima sabredenlerle beraberdir. Bakara, 153.
-Andolsun ki, insanlar ziyandadır. Ancak iman edenler, güzel yararlı işler yapanlar insanlara doğruyu gösterenler ve sabreden, ziyanda değildirler. Asır, 73.
Sabır acılı bir ilaçtır. Ama içmeyen şifa bulamaz.
Sabreden derviş muradına ermiş.
Sabrın sonu selamettir.
Su damlalarının mermeri deldiği gibi sabırla kederleri yok eder gibi sözler sabrın önemini anlatmaktadır.
Hepimizin hayatında sabretmemiz gereken olaylar olmuştur. İslam tarihinde sabırla ilgili sayısız örnekler vardır.
1.Hz. Muhammed SAV.in sabrı.
2.Hz. Yusuf’un sabrı.
3.Hz. Yakup’un sabrı.
4.Hz. Eyyüb’ün sabrı.
5.Timurlengin sabrı.
6.Kedinin avını gözlerken gösterdiği sabır gibi.
Sabır başarıya giden yolcunun binitidir. Sabreden mutlaka başarıya ulaşır.
Sonuç:
Hayatın her alanındaki sıkıntıların atlatılmasında, büyük başarıların arkasında, büyük yatırımların gerçekleştirilmesinde, azimle, iradeyle, tahammülle ince iğne ile kuyu kazarcasına zorun başarılmasının tek gücü sabır ve sebattır vesselam.