CEHENNEMİN ÖZELLİKLERİ
1.Cehennemin 7 kapısı, 7 kısım olduğu Hıcır Suresi 44. ayette bildirilmiştir. Bu kapılar ve bölümler cehennemlik olanların işledikleri günah, suç ve isyanlarına göre takdir edilmiş ve ona göre yaratılmış ceza yerleridir. Genelde cehennem ceza yeridir. Suçların çeşitine göre de dizayn edilmiştir.
Tekrar tekrar söylemeliyiz ki, günahkar müminler için geçici bir ceza yeridir. İnkarcılar için ise ebedi ceza yeridir. Her insan bu gerçeği bilmeli ve ona göre hazırlanmalıdır. Nasıl ki dünyada hapishanelerde ve dışarıda çeşitli cezalar veriliyorsa, bu cezaların infaz şekilleri varsa, Cehennemde de katmanlar, dereceler ayrı ayrı mekanlar vardır. En öktü yerleri ise cehennemin en alt tabakalarıdır ki, buralarda Allah’ı, peygamberi, kitabı inkar eden, bunca nimetlerin sahibine nankörlük eden –inkarcılar- dinsiz ve imansız ölenler azap göreceklerdir. Hem imansız, hem de zalim ise firavun, Nemrut, Seddat gibi Allahlık iddiasında bulunmuş insanları köle yapıp kendilerine taptırmış olanla kelimenin tam anlamı ile ateşle azap edileceklerdir. Günahkar, asi, tevbesiz ölen, imanlı müminlerin cehennemdeki yerleri farklıdır. 
Cehennem demek, sadece ateş demek değildir. Cehennemde sıfırın altında dondurucu derecede buz tabakaları olduğu da ayetlerde bildirilmiştir. Azap sadece ateş demek değildir. İmanı sğlam, ameli az, günahı çok olan müminler hiç ateş görmeden hamam halveti gibi insanı terleten yerlerde azaplarını çekebilecektir. 
Kur’an’da inkarcılarla ilgili Kur’an ayetlerine baktığımızda, örneğin Cehennemle ilgili 500 ayetten fazla ayet vardır. Bu ayetlerin yüzde 90’ında cehennemin kafirler için olduğunu görürüz. Çünkü müminler cehennemde geçici kalacaklar, cezasını çekecekler. R.SAV.in havzı kevserinde nurla yıkanıp pak olacaklar, cennete gireceklerdir. Yani, cennet müminler, cehennem de kesin kafirler içindir. Mümin asla cehennemde kalıcı değildir. Ancak cehennemin adı bile azap olarak insana yeter. Onun için asla ve asla inkara düşmemeli, günahları işlerken sonunun cehennem olduğunu bilmelidir. 
Cehennemin binlerce azap yerleri vardır. Her günahın azap şekli ayrıdır. En çetini ise inkarcılar içindir. Müminlerin azapları, genellikle kul hakları, kamu hakları, hayvan ve tabiata verilen  zararlardan dolayıdır. Adaletsizlik ve zulüm işleyen müminlerin de ateşe düşecekleri bildirilmiştir. Müminlerin asi olarak, tevbe etmeden ölenlerin cehennemdeki yerleri şöyle sıralanmaktadır:
1-İçkiye tevbe etmeden ölenler.
2-Ahiretini dünyası için satanlar.
3-Yalan yere yeminle yarar sağlayanlar.
4-Zinaya tevbe etmeden ölenler.
5-Ana-babaya asi olanlar.
6-Haksız yere ellerin mallarını yiyenler.
7-Namaz, oruç, hac, zekat, tasaddukat gibi ibadetleri terk edenler.
8-Ödenmemiş ku hakkı ile ölenler.
9-insanlara eziyet edenler.
10-Fitneciler, gıybetçiler, hasetçiler, kibir ehli olanlar yaşlandığı 40-50-60 yaşına vardığı halde hala günah işlerle uğraşanlar.
11-Yetim malı yiyenler.
12-Kamu malını haksız yiyenler.
13-Hayvanlara eziyet edenler.
14-Fal, büyü, sihir gibi yalan işlerle uğraşanlar.
15-İbaetlerin en yücesi namazdır. 80’den fazla ayetle bildirilmiştir. Mümin olarak ölmüşlere cehennemde en acı azabı çekeceklerine dair birçok ayet vardır. Genel anlamda ömründe alnını secdeye koymamış bir kişinin zaten ahirete imanlı gitmesi binde bir ihtimaldir. Netice itibariyle; bu sayılanlar bin çeşit haram işleyip de tevbe etmeden ölen kişilerin azap görenlerinden sadece birkaç tanesidir.
Cehennem ehlinin acıklı halleri Kur’an’da o kadar net olarak yüzlerine ayetlerle, misallerle, belgelerle anlatılmıştır. Biz bu acıklı halleri yazıya döksek yüzlerce sayfalık kitaplar olur. Biz sadece, insan ömrünün son durağı olan cehennem veya cennetle ilgili gayez yüzeysel bilgi veriyoruz ve insanlar bu korkunç felakete karşı hazırlıklı olmalarını-olmamızı öğütlüyoruz. Allah korusun, bir deprem oluyor, bir yangın oluyor, insanlar akıllarını yitiriyor. Yalova depreminde bunları gözlerimizle gördük. Gençler, çocuklar, kadınlar, kızlar, yaşlıların akıllarını yitirmiş, 19 yaşındaki gençlerin simsiyah saçlarının bir gecede nasıl bembeyaz olduğunu o depremde gözlerimizle gördüm. Yalova’da on gün kaldık. Sanki cehennemi gördük. Oysa ki bu felaketler, cehennemdeki azabın bir damlasıdır. Herkes aklını başına alamlı, bu güzel ömrünü Allah yolunda, kul uğrunda, vatan, millet, din, bayrak yolunda harcamalı, kendisini dünyanın şeytanını nefsimizin kötülüklerinden korumalıyız. Sonra son pişmanlık fayda vermeyecektir. Göryoruz, koronavirüs belası her gün yüzlerce can alıyor. Evladı babasının tabutunu eldivenle tutuyor. Torununa ebesi-dedesi el süremiyor. Bunların hepsi cehennemden bir parçadır. NETİCE: Cennet sefa, Cehennem ceza demektir.
(Sürecek)