Selam; iki kişi arasında irtibat kurmak için kullanılan ilk iletişim aracıdır. Özellikle selam, bir müslümanın diğer müslüman kardeşlerine hayır temennisinde bulunmak, selam verilene selam verenden en ufak bir zararın gelmeyeceğini bildirmesidir.
Selam, muhatabına emniyet ve güven vermektir. İslam’da selam vermek sünnet, selamı almak farzdır. En güzel anlamı ile selam; ey kardeşim, ey kardeşim, Allah’ın selameti, rahmeti ve mağfireti, yani Allah cc. hazretlerinden isteyebileceğin bütün iyilikler senin veya sizin üzerinize olsun. Allah sizi bütün kötülüklerden korusun, demektir.
İşte, İslam’da selamlaşmak böylesine önemli bir olaydır. Bunun için selamlaşmayı terk etmek, bir toplumun huzurunun bozulmasında en etkin kötü bir ahlaktır. Cimrilik ve anutluk sevimsizliktir. Selamı almamak ise çok daha kötü ve günahtır.
Her milletin kendi gelenek ve göreneklerine veya dinlerine göre selamlaşma usulleri vardır. Dinimizdeki en uygun, üstün, faziletli selam verme şekli, Esselamü Aleyküm ve en uygun uygulandığı şekli ile Selamün Aleyküm’dür. Alınışı ise, Ve Aleyküm Selam, şeklinde verilen ve alınan selamdır. Buna; Selamün Aleyküm ve Rahmetüllahi ve berakathü diye eklemek samimiyet ve çok sevap almaya sebeptir. Manası ise, Allah’ın selameti, koruması, emniyeti ve güveni seninle veya sizinle olsun demektir.
Unutmayalım ki, selam vermek, selamı en güzel şekliyle vermek ve almak bir kul hakkıdır. Önemlidir. Çünkü yüce Allah’ın güzel isimlerinden birisi selamdır.
Nisa Suresi’nin 86. ayetinde, yüce Allah “Size bir selam verildiği zaman ona en güzel şekli ile daha güzeli ile veya aynısıyle karşılık verin. Şüphesiz ki Allah her şeyin hesabını hakkıyla görendir” buyuruyor.
R.SAV. de “Ey ümmetim. Size aranızda sevgiyi artıracak bir şey, olay söyleyeyim mi? Aranızda selamı yayınız. Bol bol selamlaşınız. Ey insanlar, selamlaşmayı ihmal etmeyiniz. Onu yaygınlaştırınız” buyuruyor.
Kültürümüzde mevcut olan iyi günler, iyi sabahlar, merhaba, günaydın vs. gibi cümlelerle de insanlar aralarında iyi ilişkiler kurmaktadırlar. Bunlar da iyidir. Ancak kişinin esenlik ve mutluluk temennisini ifade ederler. Ama selamın yerini tutmazlar. Dilimizi selama alıştırmalı. Bırakın dışardaki buluşmaları, evlerimize girerken, çıkarken mutlaka ev halkına , çocuklara bile selamı vermeliyiz ki, yavrularımıza örnek alalım.
Aslında evlere girerken selam vermek te Allah’ın bir emridir. Hele başkalarının hanelerine, işyerlerine girerken selam vermek zorunludur. Müsaade anlamı taşır ve aleyküm selam buyurun demek gerekir.
Yüce Allah’ın insanlara ve müminlere karşı en büyük ve en güzel sözü selamdır. Yasin Suresinde müminler cennete girip, hayallerinin bile ulaşamayacağı kadar çok ve güzel nimetlere ebedi olarak kavuştuklarında tarif edilmez bir mutluluğa eriştiklerinde yüce Allah Cuma gününde ve Cuma saatinde müminlerin çok arzu ettikleri halde göremedikleri yüce Allah cennet ehline tecelli edecek ve onlara hitaben Selamün Kavlen mirrabbirrahim, rahman ve rahiym olan ulu Allah’ın selamı sizin üzerinize olsun ey cennet ehli diye selam verince, o anda cemalüllahı gören cennet ehli zevku sefadan o cennetin erişilmez nimetlerinin zevkini unutup ulu Allah’ı büyük bir hayranlık içinde seyredecekler ve bunun üstüne bir safa olmayacak. İşte selam böylesine büyük bir nimettir.
Selam vermek toplumda insani ilişkileri güçlendirir. İnsanlar arasındaki kaynaşmayı, dayanışmayı artırır. Barışı sağlar, birlik ve beraberliği temin eder. Selamda cimri davrananlar toplumdan dışlanmış, sevimsiz insanlardır. Onlar için kişiler “Bırakın şu selamsızı” diye selamsızlara iyi gözle bakmazlar.
Ulu Allah’ın melekleri bile dünyada, ahirette, cennette devamlı müminlere selam verirler. Çünkü selam nimetlerin devamını istemek, hamdetmek ve şükretmek anlamına da gelmektedir.
Konumuzu bir ayeti kerime ile bitirelim. “Ya eyyüllezine ömmü” Ey inannalar, sallu aleyhi ve sellimu teslima. Tam anlamıyla, Allah’ın ve meleklerinin Hz. Muhammed SAV.i selamladığı gibi, sizler de Hz. Muhammed SAV.e salatü selam okuyunuz.” Yunus, 10. ayet.
Selamın tamamlayıcısı olarak selamdan sonra şunu da yapmalıyız. Tabii ki imkan verirse. El sıkışmalı, tokalaşmalı, yani musafaha yapmalı salavat okumalı ve hal hatır sormalı, eğer meclis içinde isek oturduktan sonra sonradan gelen ve selam verip yerine oturanlara da merhaba demek de sevaplı bir iştir. Manası, rahat ol, huzur bul, emin ol anlamına gelen aslı farisi Osmanlıca bir kelimedir. Selam sizlerin üzerinize olsun.