Hz. Ömer; cami önünde dilenen bir gence elindeki değneği indirmiş, “Gücün, kuvvetin yerinde olduğu halde dilenmeye utanmıyor musun. Hem kendini hem de dinini küçültüyorsun. Benim babam hattap, sırtında odun çeken kişidir. Bizleri, ailesini beslemek için sırtında odun çekerek kazanç elde etmiş ve sırtı yara olmuştur. Al şu baltayı ve ipi, hadi ormana. Seni bir daha cami avlusunda dilenirken görürsem ha!” diyor.

Bir milletin refah seviyesine ulaşması büyük Atatürk’ün dediği gibi muassır medeniyet seviyesine ulaşmamız, milletçe çalışmamız, kolektif, planlı, programlı çalışmamıza bağlıdır, çalışan kazanır, çalışmayan azalır. Unutmayınız dünya bütün insanlığın çalışmaları mesaileri ile gayretleri ile mamur olur. İnsana Allah’ın verdiği en büyük sermaye akıllı, fikirli, plan ve programlı çalışması ve sanatıdır. İnsan bütün varlığını kaybedebilir. Sıhhati ve çalışma azmi ile sanatını icra ederse her zaman kaybettiğine kavuşur. Yitirdiğini bulur. Yeter ki ümidini ve azmini kaybetmesin.

Büyük Türk evliyalarından Beyazıdi Bestami’nin bir olayı ile devam edelim. Horasanlı Türk velisi Hz. Beyazıt, alim, arif bir kişi. Öğrencileri ve müritleri bir propaganda yayıyorlar, uçuyor, kaçıyor, göklere çıkarıyorlar. Bir gün dergaha geliyor. Bir de ne görsün. Müridleri şeyhin himmeti var diye herşeyi yağma etmişler, onları toplayıp şu tarihi cümleleri sarfediyor; Ey insanlar, yüce Allah yönettiği mahlukatın kullarını tabii kanunlarını değiştirmez. Bunlardan birisi de çalışarak kazanmaktır. Vallahi benim eşyamı taşımak değil benim derimi yüzseniz de içine girseniz, size bir fayda olmaz. Dünya için de, ahiret için de çalışacaksınız. Başka çareniz yoktur. Tembel oturanlar sürünmeye mahkûmdur, diyor.

Armut piş, ağzıma düş, ancak masallardadır. Allah çalışanın dinine, mezhebine, meşrebine bakmaz. Çalışana verir. Çünkü Allah öyle ise bize laf söyleyen değil, faal iş yapan insanlar lazımdır.

Elbette ki, çalışmalarımız ilim ve teknolojiye dayalı olmalı. Ferdi gayretin yerine güçlerin birleştiği, kolektif ve anonim çok ortaklı şirketler şeklinde çalışmalıdır.

Netice: Hem kendimiz ve hem de milletimiz için çalışmalıyız. Bize bizden başka dost yoktur.

“Matem ölüyü diriltmez, keder musibeti defetmez. Esef, üzüntü geçmişi geri getirmez. Korkunun ecele faydası yoktur. Korku helaki tacil eder. Tedbiri elden bırakma, tağdire güven sağla, çalışmaya sarıl, ümitsizlik bizim kapımız değildir. Devamlı ümitle, azimle ilerlemeliyiz. Bunlar bize Kur’an’ın emirleri, R.SAV.in tavsiyeleridir.

Ey millet, çalış, başka çaren yoktur.

Hüsrana rıza verme, çalış azmi bırakma.

Kendin yanacaksan bari evladını yakma.

Sahipsiz olan voltanın batması haktır.

Sen sahip olursan bu vatan batmayacaktır.