Bir üst yöneticinin asgari ücretin 30 katı maaş alabildiği bir ülkede gelir adaletinden bahsetmek mümkün müdür acaba? Peki yağlı kaymaklı 4 maaş 5 maaş alanlara ne demeli?
Mesela cumhurbaşkanının maaşı 7 asgari ücreti, bir bakanın maaşı 5 asgari ücreti, bir milletvekilinin maaşı 3 asgari ücreti geçemez şeklinde bütün kamusal maaşlar asgari ücrete bağlı olarak belirlenmelidir. İşte o zaman gelirde adalet tescillenmiş olur.
Bu gün kimin ne kadar maaş aldığının hiç bir ölçüsü, hiç bir kıstası yok. Herkes pastadan koparabildiğini almaya çalışıyor. Ne adalet var, ne de bir ölçü. Bir kişiye birkaç yerden maaş verilmesi neye göre? Hangi vicdan kabul eder bunu?
Tekrar değinmekte fayda var. Asgari ücretle her altı ayda bir oynamakla enflasyon ve pahalılık önlenemez. Enflasyonu önlemenin yolu üretimi artırmak, ithalatı azaltmak ve gelir adaletini sağlamakla olur.
Zamanında Atatürk'e "Milletvekili maaşları ne kadar olsun" diye sormuşlar, o da "Bir öğretmen maaşını geçmesin" diye cevap vermiş. Peki şimdi öyle mi acaba?