Adam evine et alırken kasaba gitmezmiş…
“Bu ekonomik krizde kasaba gidilir miymiş?”
Ya ne yapılırmış?
“Koyun alınırmış, celebe kestirilip, parça parça yapılıp eve götürülürmüş…”
Adam dediğimiz milletvekili…
Yani bizim TBMM’deki temsilcimiz…
Üstelik AKP’yi, yani sayın Erdoğan’ı, yani Saray yönetimini destekleyen bir lider…
Mustafa Destici…
Üstelik Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı…
Cabası milliyetçi kesimden…
Yanı MHP’ye ve AKP’ye çok yakın…
Ülkemiz büyük bir ekonomik krizin göbeğinde ya…
Destici’nin bu krizden haberi yok galiba.
Yandaş bir TV kanalında…
Spiker hanım soruyor;
“Bu ekonomik kriz hakkında ne diyorsunuz?”
Destici’nin gözleri birden büyüyor, ekonomik krizden haberi yokmuş gibi..
“Vallahi ben bazı şeyleri anlamıyorum. Mesela ben 100 liralık et için kasaba filan gitmiyorum. Bir koyun alıp kestiriyorum, parçaları eve götürüyorum”
İşte size bolluğa-refaha giden yolun altın anahtarı (!)
Sayın vekilimiz, yani Cumhurbaşkanımız sayın Erdoğan’ın savunucusu, AKP’nin destekçisi olan Destici “Krizden çıkış yolu”nu meğerse keşfetmiş…
Bir kilo değil, ayda yarım kilo etin hayalini kuran asgari ücretli ile adeta alay ediyor.
Tuzu kuru…
Her ay 40 bin TL’ye yakın maaş alıyor TBMM kasasından…
Yani bizim verdiğimiz vergilerden.
Destici muhtemeldir ki yaş itibariyle emekli de olmuş biridir.
Emekli mebus maaşı şu an 16 bin 400 TL.
Yakında 20 bine çıkaracaklar nasılsa…
Destici’nin maaşı etti mi size 60 bin TL.
Milletvekillerine sağlanan sağlık-sigorta haklardan bahsetmiyorum.
BBP’nin genel Başkanı olarak, altındaki zırhlı makam aracını da “es “ geçiyorum.
Adamın tuzu iyice kuru…
Kuzunun kesildiği an değil, tam da dananın kuyruğunun koptuğu yerdeyiz…
Destici’ye göre meğer ekonomik kriz bitmiş.
Belki de vekilimizden teğet geçmiştir.
İyi ki sayın Erdoğan gibi “Ben ekonomistim” dememiş.
Deseydi, yanmıştık yani…