Balıkesirli Koca Seyit

Seyit Ali Çabuk

1889'da Balıkesir'in Havran ilçesine bağlı bir orman köyü olan Manastır köyünde doğan Seyit Ali, Yörük çocuğudur. Mavi gözlü ve ufak tefektir. Gariban Anadolu köylüsü.1909'da askere gider, 1912'de Balkan Savaşı'na katılır.

1914'te Birinci Dünya Savaşı başlayınca Çanakkale cephesinde Rumeli Mecidiye Tabyası'nda görevlidir.

Savaşın en kritik anlarından birinde, Queen Elizabeth zırhlısından atılan bir top mermisi Mecidiye Tabyası'na isabet eder. Mecidiye Tabyası'nın pozisyonu çok kritiktir. Boğazdan geçen düşman savaş gemilerini vurmak üzere oradadır. Ve hedef alınan tabyada 36 mürettebattan geriye sadece iki er ve bir tabya komutanı kalmıştır. Bu erlerden biri Seyit Ali Çabuk'tur.

Düşman tarafından atılan top mermisi Mecidiye tabyasının asansör düzeneğini bozmuştur. Sırtlayarak Niğdeli Ali'nin de yardımıyla top mermisini bataryaya yerleştirir. Ve Ocean, gemisini dümen sisteminden vurmayı başarır. Ocean, daha sonra sürüklenir ve batar. Bu başarısından dolayı Seyit Ali’ye onbaşı rütbesi verilir.

Kendisini tebrik eden komutanı bir isteğin var mı diye sorar. Seyit Ali, verilen tayının yetmediğini aç kaldıklarını söyler. Tayınlarının artırılmasını ister. Tayını iki katına çıkarılır. Bu kez de arkadaşları aç olduğu İçin, içine sinmez. Sonra onu da istemez.

DOKUZ YIL ASKERLİK YAPTI

Seyit Ali, 1909'da gittiği askerden, 1918'de onbaşı olarak döner.

145 kilometreyi 13 günde yayan yürür. Köyüne bir akşam üstü gelir.

Köyünde onu, herkes öldü bilmektedir.

Geldiğinde evine giremez!

Çünkü 9 yılda belki karısı, yeniden evlenmiş olabilir.

Akşamdan geldiği evini sabaha kadar göz hapsine alır.

Sabah koyunları çıkarmak için gelen bir akrabası ile karşılaşır.

"-Sen kimsin?

- Ben Seyidim.

- Biz seni öldü biliyoruz.

- İşte sağ döndüm. Benim hanım evli mi?

- Hayır, evli değil. Bir çocuğun var içeride, çocuğu korkutursun. Bağırarak git, haberi olsun."

Kapıdan eşinin ismini seslenir. 8 yaşında bir kız çocuğu kapıya gelir. "Anne" der, "kapıda sakallı biri var korktum."

Annesi gelir kapıya bakar ki, adamı… "Korkma kızım o senin baban."

"Baba deyip de, bir müddet kucağına oturamazdım" der.

9 yıl sonra kızıyla böyle tanışır.

(SÜRECEK)