İlahiyatçı Prof. Dr. Niyazi Kahveci yazmış.
* Çağımız, “akılsal” ve “bilimsel düşünme” çağıdır…
Akılsal düşünmek, dindar olmaya engel değildir.
Fakat dindar olmanın yolu, akılcılıktan ve bilimsel düşünmekten geçmelidir.
* Atatürk, İslâm'ı, ruhunu ve felsefesini çok iyi anlamış, çok iyi çözmüştür. Tıpkı Peygamber Efendimizin anladığı gibi...
* Bu ülkede en çok satılan ve en çok satın alınan fakat doğru kullanılmayan tek şey dindir.
* Bunu satın alan halkın zihin yapısı problemlidir! Bu coğrafyada bu problemlerin faturasını millet olarak hep birlikte ödüyoruz.
* Bu kafa birini büyütüyor, sonra da gidip kendini ona öldürtüyor.
* Bu kafa, hastalıklı bir kafadır!
* Bu kafa, anakronik (çağ dışı) bir kafadır!
* Bu kafa, şizofrenik bir kafadır!
* On bin yıl öncesinin anlayışıyla bugünü yaşamaya çalışan blr kafadır!
* Kiralık kapitalle kapitalizm, kiralık felsefeyle bağımsızlık olmaz!..
En zor iş, çağdışı insan malzemesiyle çağdaş işler yapmaya kalkışmaktır.
* Otuz yıl sonra ya teknolojik insan olacaksınız ya da gereksiz insan. Mesele bu kadar basit.
* Batı'daki dinî mezhepler; teolojik ve zihinseldir…
Bizdekiler ise siyasaldır; meşrulaştırmak için teolojisi (Tanrıbilimi) arkadan gelir.
* Sünnilikte düşünmenin “d”si yoktur! Adı üstünde teamülcü!
* Allah'tan, uygulamacı olan elin oğlu, bize teknoloji satıyor da, onu alıp kullanıyoruz… Satmasa ne yapacağız?
* 150 milyar dolar ihracatımız var ama, 300 milyar dolara yakın da ithalatımız var!..
Bunun anlamı şudur!.
Bir liralık mal satıp, iki lirayla geçineceksiniz.
* Yeraltı kaynaklarımızı sattık! Yer üstündekileri de sattık!
Şimdi havayı betonla doldurup onunla geçinmeye çalışıyoruz.
Gelin görün ki, bunu dert edinen kimse yok.
* Şeyhlik, şıhlık kavramı, 5000 yıl önceki totemizm kavramının insana dönüşmüş halidir.
* Bu toplumda şeyh, şıh çok, fakat tek filozofumuz yok!
O nedenle olguyu okuyamıyoruz.
Biyolojik yönden aklı bozuk insanların evliyadır diye peşlerinden koşup, “Benim hâlim ne olacak?” diye soranlarımız var!
* Batılıları sömürgeci diye eleştiriyoruz!
Fakat onlar kendi insanlarını sömürmüyorlar. Biz ise dışarda değil, içerde sömürgeciyiz. Kendi insanımızı sömürüyoruz.
* Buna “ekonomik ensest ilişki” deniyor. Bana göre en büyük vatan hainliği budur.
* Adam ilâhiyat profesörü olmuş, yaptığı iş;
VİP cenaze namazı kıldırmak, VİP umre ziyareti düzenlemek. Anlayış olarak hâlâ Farabi'yi aşamamış.
4000 yıl önce yaşayan Sümerlerin kafasına sahip.
* Bilimin, tarihin ve sosyal bilimlerin bir felsefesi vardır!
O nedenledir ki, ülkemizde bir “Felsefe Üniversitesi” açılması şarttır. Buna teoloji felsefesi de dahildir.
* Kur'an üzerinde bütünsel bir çalışma yapmadığımız, daha açık bir ifadeyle, Kur'an'ın hedefi nedir, karakteri nedir sorularına cevap bulmadığımız sürece, 1500 yıl öncesine takılır kalırız.
* Aklımızın çapını genişletmeden, mevcudun dışına çıkamayız!.. Biz
de, (Türkçe) akıl nedir ve nasıl çalışır diye bir kitap yok!..
Oysa Batı'da binlerce var!
* Şunu kafamıza iyice yerleştirelim. 21. yüzyılda Milenyum Çağında dinsel düşünme diye bir şey yoktur, olamaz.