Bizim sade vatandaşımızın yaratıcılığına şapka çıkarmamak mümkün mü?
Aldığı maaşı sayarken, paranın banknot matbaasından yeni çıkmışına rastlamışsa eğer, enflasyonun da başladığını anlıyor.
Çünkü banknotlar gıcır gıcır.
Sıcacık.
Fırından çıkmış gibi…
Yine anlıyor ki hayat pahalılığı, enflasyon alt kesimi, orta sınıfı yani garip-gurabayı saracak.
Biliyor ki, en kısa zamanda mutfakta yangın çıkacak…
Bitmedi…
Eğer işe giderken, Belediyenin Halk Ekmek büfelerinde ucuza satılan ekmek için, halkın büyük bir kesimi kuyruğa girmişse, demek ki “enflasyon erken başladı…”
Yine bitmedi.
Hafta sonu uğradığı semt pazarlarında, halkın büyük kesimi eğer satılan yiyeceklere melül melül bakıyorsa, anlıyor ki kış güç geçecek, tencere zor kaynayacak.
Eğer girdiği alış-veriş merkezinde, reyonların önünde boynu bükük, uzun uzun düşünen insanların sayısı giderek artıyorsa bilin ki enflasyon tavan yaptı.
TÜİK filan palavra…
Orta sınıftaki vatandaş somun ekmek peşinde.
TÜİK ise kimsenin aklına bile gelmeyen pinpon topunu, enflasyon ölçüm sepetinin içine sokmuş…
Sokacak yeri şaşırmış olmalı…
Yaşam zorlaşınca, “ahlaki teraziler” de bozulur.
Orta gelir tuzağına düşmüş gariban, çare için çırpınır durur.
Kimi de, yanlış kararlar alan iktidara hünkürmez, gider sade vatandaşın başvurduğu hileli yolları eleştirir.
Zam yapanı, ekonominin canına okuyanı değil, hatta orta direk tuzağında kıvranan çaresiz vatandaşı bile değil, zamlara karşı kendisini korumaya kalkana veryansın eder…
Tıpkı son günlerde, en çok gülünen ve sosyal medyada izlenme rekorları kıran videodaki sade vatandaşın sözleri gibi…
Ne demiş arkadaş kendi çektiği ve WhatsApp grubunda paylaştığı videoda?
“Sigaraya zam geldi, sardınız içtiniz.
İçkiye zam geldi, sahtesini yaptınız içtiniz.
Aha…
Yumurtaya da zam geldi.
Haydi göreyim dötünüzü.
Bekliyorum...”
Hayat pahalılığını, ekonomideki kötü tabloyu, güç durumda kalan fakir-fukara-gurabanın hangi hallere düştüğünü bundan daha etkili anlatan bir cümle olabilir mi?
İsimsiz vatandaşın dile getirdikleri belki hepimizi güldürdü, kahkahaya boğdu ama esas olan bundan ders çıkarması gerekenler neredeler?.
Gülmekle birlikte, düşünmesi gerekenler de olmalı..
En başta muhalefet partisi CHP ve kurmayları geliyor.
Ben CHP lideri olsam, gerçekleri gören ve gün ışığına çıkaran bu arkadaşa ne yapar yapar, partinin seçim komitesinde önemli bir görev verirdim.
Hatta daha derin, daha anlamlı, daha eleştirel görüşleri varsa ondan yararlanır, seçim meydanlarına çıkarırdım.
CHP’lilerin etkisiz ve anlamsız muhalefet biçimlerine, eleştirel dillerine, iktidara gelmek umurlarında değilmiş gibi davranmalarına bakınca…
Neden olmasın?
Nasılsa mevcut yönetimle bir yere varılacağı yok…
Unutmayalım, yumurtaya her an büyük zamlar gelebilir.