Ülkemin Nankör Kesimi, bu yazıyı sizin için kaleme aldım.

Hiç umudum yok ama nankörlük içeren görüş ve düşüncelerinizi belki yeniden gözden geçirirsiniz.

* * *

Fidel Castro’ya sorarlar.

“Siz bu ülkenin kurucu liderisiniz. Normal olarak sokaklarda sizin heykellerinizin olması beklenir.

Üstelik bunca ünlü sosyalist önderler dururken; siz kendi topraklarınızda sadece Mustafa Kemal’in heykeline izin verdiniz, neden?...”

Ve işte Castro’nun tarihsel yanıtı;

“Biz en çok devlet adamıyız... O İSE BİR KAHRAMAN..

Sokaklara, devleti yönetenler değil; KAHRAMANLAR yakışır” der.

Ve devam eder…

“Biz bağımsızlık ve devrim ruhunu, ondan öğrendik...

Evet, biz de savaştık. Ancak tek bir devlete karşı savaştık..

O ise, Dünyanın en güçlü ordularına karşı savaştı ve hepsini birden yendi… Hiç yenilgi almamış TEK ASKERDİR O…

Üstelik sadece cephede değil, her alanda savaşmış ve başarılı olmuş; olağanüstü özelliklere sahip, müthiş bir insandır…

O sadece sizin değil; bizim de liderimiz ve önderimizdir…

Biz(ler) sadece onu örnek aldık…”

* * *

Fidel Castro, yıllar sonra Türkiye’ye gelince yine benzer sorular sorulur.

Castro da bu soruları da şöyle yanıtlar;

“ Ben de çok zorlu bir savaşın içinden çıktım.

Ben de onca kitap okudum...

Ancak savaş meydanlarında, kitap okuyan, okumaktan da öte okuma rekorları kıran bir başka asker ne gördüm, ne duydum.

Her şeyi anladım da bunca güçlüğü ve değişimi nasıl başardı; esas, aklım, havsalam bunu almıyor…

Kafkas Cephesi, Çanakkale Cephesi, Suriye ve Filistin Cephesi ve de ülkenizin işgaline karşı dört bir yönde, dört bir cephe…

Ve tepeden tırnağa bilgi… Dile kolay, dört binin üzerinde kitap okuduğu söyleniyor.

Konuştuğu dillerin ikisini cepheden cepheye koşarken öğrenmiş.

Dahası bilimsel kitaplar yazıyor. Almancadan Türkçeye çeviri yapıyor. Dokuz bilimsel kitap yazmış.

Cebinden 50 bin lira harcayıp, bir din adamınıza (Elmalılı Hamdi) din kitabınızın (Kur’an) Türkçesini yazdımış.

Adam hem asker, hem bilim insanı, hem siyasetçi.

Bunun bu dünyada bir başka örneği var mı?

Yok.

O nedenle Atatürk’ünüz sizin olduğu kadar, tüm diriliş ve kurtuluş mücadelesi veren ülkelerin de lideridir.

Atatürk, sadece sizin değil, hepimizin lideri, hepimizin önderidir.” Kim söylüyor, kim anlatıyor bunları?

Denizler, kıtalar ötesinde bir ülkenin lideri olan Fidel Castro.

Ya içimizde besleyip, üretip, çoğalttığımız (kendinden başkasına hayrı olmayan, üretim kabızı) NANKÖR KESİM ne diyor?

“Zındık, ayyaş…”

Kime söylüyor bunu?

Varlık nedenini borçlu olduğu kişiye.

Oturduğu koltuğu, işgal ettiği makamı borçlu olduğu kişiye.

Babasının kim olduğunu bilmesini sağlayan kişiye.

* * *

Sözün özü nankörüz.

Ve de cahil.

Gerçekleri kabullenemeyecek kadar cahil.

Din yanlış yorumlandığı, akıllar dinle bozulduğu için, gerçekleri göremeyecek kadar zırcahil.

İşte o nedenle, bu çağda hak etmediğimiz sözde siyasetçiler tarafından yönetiliyoruz.

Yönetiliyoruz da ne oluyor?

Batı Dünyası uzayda cirit atarken biz çoğunlukta olan zırcahil kitlenin oyları yüzünden hep birlikte yerlerde sürünüyoruz. (Gel de; Aysun Kayacı’ya hak verme!)