Ülkede kadına yönelik şiddet olayları günlük sıradan bir haber haline geldi. Televizyonda seyrettiğimiz, duyduğumuz zaman gerçekte insanı şoke ediyor, Tüyler ürpertici olaylar.
Literatürde kadına şiddeti farklı açılardan inceleyen çok güzel çalışmalar mevcut. Televizyon programlarında insanı geren politik tartışmalar yerine bu tür programlar olsa ve toplum aydınlansa hiç de fena olmaz.
Biz Türk toplumu ve çoğunluğu da Müslüman bir ülke olan Türkiye’de çoğu zaman dini sohbetlerde İslam’da kadının yeri hakkında güzel sözler duyuyoruz. Bunların tümü havada kalıyor. Şiddet azalacak yerde giderek artıyor, yaygınlaşıyor.
Bu şiddet türleri ve nedenleri üzerinde durmayacağım. Sedece bazı tarihi ve arkeolojik tespitler üzerinden örnekler vermeye çalışacağım.
Anadolu’da 3-4 bin yıl önce yaşamış, imparatorluklar kurmuş bazı kavimler- ki, bunların başında Hititler ve Asurlar geliyor- hepsi de sosyal yaşamlarında kadına büyük değer vermiş, onurlandırmıştır. Karşılıklı kız alışverişleri sayesinde kadın bugünkü gibi kavga objesi değil, ülkeler arasında barışa vesile olmuştur.
Burada son ordinaryüs profesörümüz büyük Hititolog Sedat Alp Hoca’dan dinlediğim bir cümleyi nakletmek istiyorum. 1980’lerin sonunda Ankara’da Alman Kültür Merkezi’nde rahmetlinin “Hititlerin Mektuplaşmaları” konulu bir konferansına katılmıştım. Hitit kralı Mısır Kralı ile taş veya kil tabletlerle yazışırlar. Mektupların içeriği ve şekli daha çok Hititolog arkadaşların konusu. Orada bir yanlışlık yapmak istemem. Ama benim bizzat hocadan dinlediğim şu cümleyi okuyucularla paylaşmak istiyorum. İşin enteresan yanı şu: Mektupların sonunda iyi dilek ve temenniden sonra Hitit Kralı; ben Kral Hattuşili ve eşim Tuthalia şeklinde yazarken Mısır Kralı; Ben Kral Ramses yazıyor.
Sedat Alp Hoca bunun devlet yönetiminde kadına verilen değerin bir ifadesi olduğunu belirterek sözlerini şöyle tamamlamıştı: “Bu topraklarda binlerce yıldır kadını ikici plana atan bir anlayış asla olmamıştır.”
Bu topraklar nereler? En fazla yüz km. ötenizdeki topraklar. Hattuşa, Boğazköy, Alacahöyük ve Anadolu’da Hititlerin ayağı basmış halen üzerinde yaşadığınız topraklar. Peki şimdi ne oldu da aynı kadın şiddet görüyor? Bunu çok iyi analiz etmek lazım.