*** Yerel medyada “adalet” için yıllardır çırpınıp duruyorum. Devletin resmi ilan desteğinden, kurallara uyan, gerçek manada gazetecilik yapan “nitelikli” yerel gazeteler ve internet haber siteleri yararlansın, niteliksizler, bu pastadan hak etmedikleri payları alamasın istiyorum. Hakkın, hukukun, dürüstlüğün gereği de bu.

*** Bu bakımdan, Basın İlan Kurumu Genel Müdürü Sayın Cavit Erkılınç ile aynı anlayışta birleştiğimizi de defalarca yazdım. Yine, Sayın Erkılınç’ın yaşadığı güçlükleri yakından bildiğimi de sürekli ifade ediyorum.

*** 4 Şubat 2025 günlü yazımda, “2025 Karar Yılı…Nitelikli yerel basın olsun mu, olmasın mı?” başlığını kullandım ve sektörün içindeki bir takım çıkar odaklarının, pastadan haksız pay alma çabası içinde olduklarını, Basın İlan Kurumu’na baskı adına siyaset kurumundan da yararlandıklarını anlatmaya çalıştım.

*** Meslekte 55. yılını yaşayan bir basın emekçisi olarak, “basın özgürlüğü” konusunda yarım asrı aşkın süredir azami titizliği gösterdiğimi, düşüncelerimi kamuoyu ile paylaşma noktasında ise -hukuk içinde kalmak koşuluyla- hiç çekingenlik göstermediğimi okurlarım biliyorlar.

*** Yayın hayatının 40. yılındaki, kurucusu olduğum gazetem, daima “nitelikli” bir yerel gazete oldu. Basın İlan Kurumu’nun öngördüğü istihdamı fazlasıyla sağladığı gibi, sayfa sayısı, tiraj, okunurluk-izlenirlik adına belirlenen limitleri de hep aşa aşa geldi. Hatta rekorlara imza atarak…

*** Bir kısım arkadaşlarımız ise, sahip oldukları yayın organlarıyla veya başına geçtikleri mesleki kuruluşlarla, kendilerine bir konfor alanı ve dokunulmazlık zırhı oluşturuyorlar. Bu rahatlık içinde, bir takım kuralları yerine getirmeseler de, resmi ilan imkânlarından yararlanmaya devam etme hakkını kendilerinde görüyorlar. Benim itirazım tam da buna.

*** Sürekli kendimi örnek vermem belki abes, ama mecbur kalıyorum; 55. yılımda hâlâ gerçek bir emekçi olarak, tam zamanlı çalışmaya devam ediyorum. Bu sektörün içindeki herkese de, “gerçek anlamda gazetecilik yapın!” çağrısında bulunuyorum. BİK tarafından belirlenen kriterlere, gerçek gazetecilikle ulaşılabileceğini biliyorum çünkü. Hak ve adalet adına sürekli ahkâm kesen meslektaşların, bu değerlere kayıtsız kalmamaları gerektiğini çok iyi biliyorum.

*** Benim inancıma göre, hak yiyen kadar buna alet olan da vebal altındadır. O kadar.