Çorum…

Bir şehir değil yalnızca;

tarihin kalbinde atan bir ritim,

medeniyetin omuzlarında yükselen bir ışık.

Burada doğdu Hatti’nin güneşi,

burada kök saldı Hitit’in gücü.

Roma’nın kudreti, Bizans’ın sabrı,

Selçuklu’nun adaleti, Osmanlı’nın zarafeti…

Hepsi bu topraklara iz bıraktı,

hepsi bu coğrafyaya kendi rengini kattı.

Alacahöyük’te parlayan altın;

sadece maden değil,

insan zekâsının, sanatın ve bilginin sembolüydü.

Bugün hâlâ genç ustaların ellerinde

o altının yankısı sürüyor.

Ama bu yankıyı

dünyaya taşıyacak bir köprüye ihtiyacımız var:

Sanat Tarihi.

Tarih Bölümü Var, Peki Ya Ruhun Tarihi?

Tarih bölümü bize olayları anlatır:

kim geldi, kim gitti, kim kazandı, kim kaybetti.

Ama Sanat Tarihi...

O, insanların nasıl hissettiğini,

nasıl düşündüğünü;

bir taşın, bir çizginin, bir heykelin

hangi medeniyetin ruhunu taşıdığını bize gösterir.

Bir şehir düşünün,

tarihi var ama ruhunu okuyacak gözü yok.

Çorum işte tam da burada eksik.

Tarih var, ama sanat tarihinin sesi yok.

Oysa tarih bedense,

sanat tarihi onun ruhudur.

Çorum’a Katkısı

Sanat Tarihi bölümü açıldığında,

Çorum’un müzeleri yalnızca eser sergilemeyecek;

birer bilim yuvasına dönüşecek.

Gençler yerinde araştırmalar yapacak,

dünyanın dört bir yanından gelen öğrenciler

bu toprakların izlerini okuyacak, ruhuna dokunacak.

Turizm canlanacak.

Çünkü sanat tarihi

bir şehri yalnızca gezdirerek tanıtmakla kalmaz;

ona hikâye katar.

Hikâyesi olan şehirler ise

daima akılda ve gönülde kalır nesillere aktarılır.

Ekonomi gelişecek.

Çünkü araştırmacılar, öğrenciler, turistler

Çorum’a hayat verecek.

Esnaf kazanacak, halk kazanacak, şehir büyüyecek.

Türkiye’ye ve Dünyaya Katkısı

Sanat Tarihi bölümü yalnızca Çorum’a değil,

Türkiye’ye de yeni bir marka kazandırır.

Çünkü Çorum,

dünyanın medeniyet belleğinde özel bir yere sahip.

Hititlerden Osmanlı’ya uzanan bu miras

ancak akademik ve sanatsal dille dünyaya anlatılabilir.

Bu bölüm,

medeniyetler arası bir köprü olur;

geçmişin ışığını bugüne,

bugünün enerjisini geleceğe taşır.

Sonuçta Hitit Üniversitesi’nde Sanat Tarihi bölümü açılmalı.

Çünkü Çorum yalnızca bir şehir değildir;

medeniyetlerin kesişim noktasıdır,

insanlığın ortak mirasıdır.

Ve biz biliyoruz ki:

Sanat Tarihi bölümüyle birlikte

Çorum’un sesi yalnızca Türkiye’de değil,

dünyanın her köşesinde yankılanacak.

Çorum,

bir şehirden fazlasıdır.

Bir medeniyet, bir ruh, bir ışık…

Ve evet:

Çorum, Çorum’dan daha büyüktür.

Yeni yıla sanat tarih yüksek çorum faydası ile başlayalım