Emektar Dr. Turhan Kılıçcıoğlu Stadyumu’ndan başlamak istiyorum…
Ülkede tesisleşmenin çoğalmasıyla birlikte, şehir statlarının da yerini “Arena” isimli büyük kapsamlı stadyumlar aldı. Neredeyse birçok şehirde yapıldı ve yapımı devam eden şehirler hala mevcut.
Şehir statları; şehir merkezlerinin yaşam alanlarının ve insanların rahatlıkla ulaşım sağlayacağı bir alanda olurdu. Dr.Turhan Kılıçcıoğlu Stadı’nda profesyonel futbol hakemliği yaptığım dönemde, Çorumspor-Erzurumspor 2.Lig maçında, 2009 yılında hakem olarak görev yapmıştım. Taraftarı ile sıcak bir stattı. Şehrin göbeğindeydi, aurası ve enerji vardı. Arena stadı yapılınca, şehir stadı sessiz sedasız yıkıldı. Anılarla birlikte tarihe karıştı.
Çorum FK-Ankaraspor maçına gelince; Çorum FK Teknik Direktörü Mert Nobre, en çok konuşulan isim oldu. Nobre; Fenerbahçe ve Beşiktaş başta olmak üzere Süper Lig’de forma giydi. Aktif futbol hayatını 2019'da sonlandırdı. Yardımcı antrenörlükte 61 maçta, teknik direktör olarak da Süper Lig’de 10 maçta görev aldı. Bu maçlarda, 1 galibiyet, 2 beraberlik ve 7 mağlubiyet aldı.
Sezon başında Çorumspor FK ile anlaşan Nobre, takım oyunu ve bireysel oyuncu tercihleriyle, takımın uyumsuzluğu ile ilgili çok fazla eleştiriler almaya devam etmektedir.
Ankaraspor karşısında devreye 2-1 yenik giren Çorum FK, ikinci yarıda neredeyse tek kale oynadı. Ev sahibi takım, maç sonuna kadar Ankaraspor’un yarı alanında oynadı. Ama yapılan bireysel hatalar, oluşmayan paslar, atılamayan şutlarla, aksayan kademelerle takım oyunu sergileyemeyen Çorum FK, aradığı golleri bir türlü bulamadı ve neticesinde sahadan 3-1 yenik ayrıldı.
Haftalardır eleştirilerin odak noktasında yer alan Teknik Direktör Mert Nobre, bu kez açıktan istifaya çağrıldı. Taraftarlar, "Nobre istifa" "Nobre dışarı” diye bağırdı.
Sahada oyun olmadığı için, zaman zaman futbolcuların bireysel yetenekleri oyunu planlarken, zaman zaman da bireysel yetenekler, takım oyunu olmadan bir işe yaramadı.
Galatasaray ve Çorum FK’nın durumlarını birbirine çok benzetiyorum. Her iki takımda da teknik adam deneyimsizliği ve uyumsuzluğu var.
Gerek Galatasaray, gerekse Çorum FK’nın yöneticileri, teknik adamlarına güvendiklerini, yollarına devam edeceklerini açıkladılar. Her iki takımın taraftarı ise iki teknik adamı istifaya çağırıyor.
“Lig uzun bir maraton” anlayışı vardır. Oysa lig hiçte öyle uzun olmadığı gibi, üst üste puan kayıplarını tolere edebilecek ritimde değildir. Türkiye ligleri her kategoride kaotiktir. Yani Türkiye liglerinin dinamizmi kaos içerir. İlk haftalarda kaybedilen puanlar, ligin son haftalarında hayati önem taşımaktadır. Kaybedilen ilk hafta puanları aranır olur. O açıdan lig uzun bir maraton değildir. Her maç altın puan değerindedir.
Sezonun üçte birlik bölümü geride kalırken; şu sorular takılıyor:
Kulüp yöneticilerinin teknik adam kriterleri nelerdir? Uzun maraton dedikleri ligde kaybedilen puanların telafisini nasıl algılıyorlar? Takım oyunu nedir? Fatura ligin hangi aşamasında, kime ve nasıl kesilmeli?
12. adamı küstürmeyin kulüp yöneticileri!
