Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beykoz Belediye Başkanvekili Özlem Vural Gürzel’in de aralarında bulunduğu yeni isimlerin AK Parti’ye katıldığını duyurdu.
Yeni katılımların İstanbul’u “Fetret Devri”nden kurtaracağını iddia eden sayın Erdoğan, ana muhalefet CHP’yi “3K” girdabında debelenmekle eleştirerek, partinin kavga, kaos ve kriz odaklı siyaset yürüttüğünü söylemiş.
Peki “Fetret Devri” nedir?
Türk Dil Kurumu sözlüğüne göre “fetret devri” şöyle tanımlanmış:
“Fetret Devri, Bunalım Devri veya Fasıla-i Saltanat. Yani, Osmanlı hükümdarı Yıldırım Bayezid’in hayattaki beş oğlundan dördü arasındaki taht kavgaları nedeniyle 1402’den 1413’e kadar süren kargaşa dönemidir.”
Sözlükteki tanımı bu?
Peki, sayın cumhurbaşkanımız neden bu dönemi hatırlattı?
Şu anda bir “taht kavgası” var mı?
Evelallah böyle bir tablo yok.
İktidarda olan ANAP’ın Genel Başkanı, yani bugünkü uygulanan sisteme göre aynı zamanda Cumhurbaşkanı olan sayın Erdoğan, 22 yıldır tek başına iktidarda.
Peki “Fetret” bunun neresinde?
Aslında son 22 yılın öyle “Lale Devri” kıvamında geçtiğini söylemek mümkün değil.
Üstelik, gerçekten 1950 yılından bu yana halkın ilk defa bu kadar fakirleştiği apaçık ortada.
Sayın Erdoğan eğer, son 6 yıldır İstanbul’u yöneten ve şu anda Silivri zindanında günlerini geçiren İmamoğlu dönemini kastediyorsa, o zaman sorarlar:
“Peki, geçtiğimiz yıllarda (İmamoğlu’ndan önce) başta İstanbul-Ankara olmak üzere AKP’li bazı büyükşehir belediye başkanlarını “sorgusuz-sualsiz” görevden almanızın izahı nedir?
Bu dönem AKP’nin “Altın yılları” mıydı(!)
Eğer öyleyse “Ankara’yı parsel parsel satanlar” şu anda nerdeler?
İmamoğlu, İstanbul’a ne yaptı?
Madem ki sadece İstanbul’da yaşanan bir “Fetret dönemi” var, bu devri AKP’ye transfer ettiğiniz yeni belediyecilerle mi çözeceksiniz?
Bu mu hedef?
Bence esas “Fetret” şu anda Türkiye’de yaşanıyor.
Yani ülke sathında, Türkiye genelinde…
Anlamak, fark etmek, teşhis etmek için sadece sokağa inilsin yeter.
Çok mu zor sokağa çıkmak?