Türkiye ekonomisi yılın ilk çeyreğinde koronavirüs salgınına rağmen, yüzde 4.5 büyümüş.
Meğer…
Dünya ekonomisinin daralmaya gittiği bu dönemde Türkiye, ekonomisiyle büyük bir başarı kaydetmiş.
Meğer…
Büyüme rakamıyla şu ana kadar veri açıklayan tüm ülkeleri geride bırakmış.
Meğer…
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, ilk çeyrekteki yüzde 4.5’lik büyümeyi böyle değerlendirmiş.
İnanın, Türkiye’de yaşamasam bu verilere inanırım…
Ülkemde işsiz sayısı 2 milyon olsaydı, damat beye inanırdım…
Ama değil…
Çünkü 12 milyondan fazla işsiz var bu ülkede…
Orta gelir tuzağına düşmemiş nadir ülkelerden biri olsaydık, inanırdım.
Mesela İsviçre gibi.
Ama değil.
Garibim orta gelir sınıfı, asgari ücretin mengenesine girmiş, 2 bin 200 tl ile yaşamak zorunda…
Bu damada nasıl inanılır?
Vatandaşın Milli Geliri yıllık 15 bin dolar olsaydı, hatta 12 bin dolar olabilseydi Damat Albayrak’ı yanaklarından öperdim.
Ama değil…
Bu ülkede iflaslar olmasaydı…
Kepenkler inmeseydi…
Dolar, eğer söz verdikleri gibi 2.40 tl’de kalabilseydi.
Gider Külliyenin kapısına, damat beyi tebrik için kuyruğa girerdim.
Damat Albayrak’ın ilk çeyrek büyüme rakamı 4.5 değil de yüzde 2 olsaydı dahi, bu kez Cumhurbaşkanı sayın Erdoğan’a mail atar; “İyi ki böyle bir damada sahipsiniz, ne mutlu size” derdim.
Sahi bizler, kendimizi nerede yaşıyor sanıyoruz?
Ben Türkiye’de yaşamaya çalıştığımı biliyorum da…
Acaba diyorum;
Vatandaşının yıllık 127 bin 522 Amerikan doları geliri olan Katar’da mı yaşıyor bizim damat bey?
Yoksa “uçan halı” icat etti de bizim mi haberimiz olmadı?
Çünkü, Damat bey yine uçmuş…