Bu hükümet yoruldu…
Bu hükümetin çoğu üyeleri başarısızlık yüzünden bitap düştü.
Sayın Erdoğan kabinesinin bazı üyeleri “Beni ne zaman görevden alacak?” diye bekliyor.
Evet, bu hükümetin bir kısım üyeleri rahat icraat yapamamaktan şikâyetçi.
Aslında Cumhurbaşkanlığı sistemi nedeniyle TBMM dışından atanan bakanların çoğu, elleri kolları bağlı şekilde kalmalarına neden olan Saray danışmanlarının engellemelerinden şekvacı…
Yani, (şikâyetçi)…
Tüm bakanların işlerine burnunu sokan ya bir, ya da bir kaç saray danışmanı var.
Veya, AKP üst yönetiminden engellemeler yapılıyor.
“Çok başlılık” almış başını gidiyor.
Bakan yardımcılarının durumu ise “kağıttan tayyare” vaziyetleri…
Özetle, kabine bitap…
Bir tek İçişleri Bakanı sayın Süleyman Soylu mutlu, oturduğu koltukta.
Her ne kadar bir kere istifa ettiyse de, sayın Erdoğan’ın ricasıyla işine tekrar döndü ve mutluluğundan çok şey kaybetmişe benzemiyor.
Çünkü sayın Soylu, tüm kabine üyelerinin görevlerini de üstlenmiş gibi görünüyor.
“Nasıl yani?” diyebilirsiniz…
Hemen yanıt verelim.
Ülkenin bir yerinde deprem mi oldu?
Soylu, deprem bölgesinde…
Açın TV’nin “yalaka” sınıfındaki kanallarını…
Ekranlarda canlı yayın.
“İçişleri bakanımız sayın Süleyman Soylu, AKUT’tan 6 saat, Kızılay’dan 7 saat önce deprem bölgesinde halkın yardımın koştu…”
“Bakan Soylu, yaralıları hastanede ziyaret etti.”
“Sayın Soylu, olay yerinden Cumhurbaşkanını aradı ve son durum hakkında bilgi aktardı”
Depremden sorumlu bakanlar henüz olay yerine ulaşmış değiller.
Şehircilik Bakanından bir gün önce Soylu olay yerinde.
PKK’ya yönelik bir operasyon mu yapılıyor.
Sayın Soylu sınır bölgesinde.
Afrin’de bir hareket mi var?
Sayın Soylu aynen orda.
Bir şehit mi verdik?
İçişleri bakanımız sayın Soylu’yu cenaze namazında görüyoruz.
Korono salgınında “maske yasağını delenler mi var?”, sayın Soylu “Dün 1500 kişiye 900’er liradan 1.350 bin lira ceza kesildi” diye konuya açıklık getiriyor.
Ekonomi hariç her alanda, her konuda, her sorunda sayın Soylu’nun “var olduğunu” hissediyoruz.
Ya da kendisini hissettiriyor sayın bakan.
En son ise bizim Saygı Öztürk’e yüklendi.
Kötü sözler sarf etti.
Üstelik söz söylenecek en son kişidir meslektaşımız Saygı.
Bana “Kabinede en çok yorulan bakan kim derseniz?” vereceğim yanıt “Soylu” olur.
Gerçekten çok yoruldu…
Sinirleri de bozulmuş olmalı.
Bir ağabey-gazeteci tavsiyesi, süratle dinlenmesi gerekir.
Sayın Cumhurbaşkanımız Erdoğan, İçişleri Bakanı Soylu’yu görevinden affetmeli…
Affetmeli ve sayın Soylu derhal Ege veya Akdeniz bölgesinde tatile gitmeli..
Balığa çıkmalı…
Dinlenmenin en iyi yolu balık tutmaktan geçer…
Balık takımına zam gelmeden, gerekli malzemeleri yarından tezi yok temin etmelidir sayın bakanımız.
Büyük sözü dinler mi bilmem…