Hükumet’in “asrın depremi” dediği 11 ilimizdeki yer sarsıntısı konusunda izlediği yanlış politika, sonunda stadyumlara tepki olarak yansıdı ve protestolar başladı.

Kaybedilen on binlerce can karşısında içi yanan, tepkisini hükumetin istifasında bulan on binlerce sporsever, hep birlikte hükumetin karşısında yer aldı.

Hükümet yancısı ve destekçisi Dr. Devlet Bahçeli ise, bu haklı tepkilere rağmen Beşiktaş üyeliğinden istifa ettiğini sosyal medyadan duyurdu.

Çarşı ise verdiği yanıtta, Devlet Bahçeli için 0.5’lik yas, yüzde 99.5 ise bayram ilan etti.

Demek ki, bu sezon Beşiktaş şampiyon olacak.

Çarşı da, fazlasıyla şenlenecek.

Sağ olasın Bahçeli

………..

Kızılay, kurulduğundan bu yana hiç bu kadar dibe vurmamıştı.

Cumhuriyet tarihinde görülmemiş biçimde hatalar yapan bu kurum adeta “çiftlik” niyetiyle yönetilmiş.

Sadece çiftlik olsa neyse, “hayır kurumu” olan Kızılay “Holding” konumuna getirilmiş.

Çadır satmış çadır…

Depremde, selde, karda kışta mağdur durumda kalan yurttaşlarımızın yardımına koşması gereken Kızılay, meğer ürettirdiği çadırları yardımseverlere pazarlamış.

Bir hayır kurumu olan Ahbap kurucusu Haluk Levent ise bu Kızılay’dan çadır satın alıp deprem bölgesine götürmüş.

Haluk Levent fahiş fiyatla aldığı çadır vurgunu konusunda hiç tepki vermez iken gazeteci meslektaşımız Murat Ağırel, Kızılay Holding’in içyüzünü açıklamaz mı?

Açıklar…

Ya Ahbap?

Ahbap’tan “tık” yok.

Bir yardımsever, bir sanatçı eğer iktidardan korkar, bir kenara sinerse, ondan gelecek “hayır” da tartışılır yani…

Oportünizmin son halkasıdır bu örnek…

İçişleri Bakanı Soylu, “kabine” içinde sayın Erdoğan’dan sonra gelen en güçlü adam unvanını sürdürüyor.

Tüm Türkiye istifasını bekliyor Soylu’nun…

Hatta AKP’liler bile beklenti içindelermiş…

Nasıl bir AKP’liler ise herhalde yüksek sesle değil, karından konuşmayı tercih ediyorlar.

Soylu, Fenerbahçe ve Beşiktaş maçlarında verilen tepkilerden sonra değil, depremin ikinci, bilemediniz üçüncü gününde Saray’dan “affı”nı dilemeliydi…

Yanıldı herkes…

Herkes Japonya’yı hayal etti.

Böyle bir tablo karşısında depremden sorumlu bir bakan Japonya’da en hafifi ile istifa ederdi.

Daha ağırını düşünmek dahi istemezsiniz.

Haşa…

Sümme haşa…

…..