Birinci bölümde, 67. sayfanın sonuna değin maniler üzerine çok yönlü, bilgilendirici ve aydınlatıcı değerlendirmeler yapıyor İbrahim gösterir. Çorum’da Mani Söyleme Geleneği üst başlığı altında mani söyleme geleneği dört bölümde işleniyor.
Tarihsel Süreçte Mani başlığını taşıyan ilk alt bölümde maninin tanımı yapılarak mani türünün nasıl ortaya çıktığı açıklanıyor. Ayrıca Türk dünyasında mani anlamında kullanılan akışta, berete, çinik, esevele, ficek, okşama, sarım, ülenek gibi 43 sözcüğün açıklaması yapılıyor.
İkinci alt bölümde, Çorum’da söylenen manilerin ölçü, uyak gibi biçimsel özellikleri üzerinde duruluyor. Manilerin, halk şiirinin genel özelliklerini taşıdığı örnek gösterilerek açıklanıyor.
Üçüncü alt bölümde, Çorum manileri yapılarına, dize sayılarına, konularına göre sınıflandırılıyor.
Yapılarına göre maniler; düz mani, kesik mani, artık mani, deyiş (karşılıklı mani) biçiminde sınıflandırılarak her birinin örnekleri veriliyor.
Sonra dize sayısına göre maniler üzerinde duruluyor. Manilerdeki dize sayısının dörtten on dörde kadar çıkabildiği açıklanıyor.
Manilerin konularına göre sınıflandırılması konusunda, hemen her konuda mani söylenebildiği, ancak öncelikli konunun sevgi olduğunun altını çiziyor.
Dördüncü alt bölümde ise, mani söylenen yirmi değişik ortama ilişkin açıklama yapılarak bu ortamlarda söylenen manilerin örneklerine yer veriliyor.
Bu konuda, halk ozanlarının söylediği manilerden bazı örnekler sunmak isterim.
Halk ozanlarının söylediği maniler için şunları yazıyor İbrahim Gösterir:
“Çorum yöresi ozanlık geleneği açısından oldukça zengin bir yöredir. Geçmişten günümüze değin ünlü ozanlar yetiştirmiştir. Bu ozanlardan kimileri, içerik açısından yetkin, sanat değeri yüksek özgün maniler üretmişlerdir.”
“Çorum’da Derviş Edna ile Mırık’ın dışında mani söyleyen ozanlar içinde Hasan Çıtak, Abdullah Ercan, Rifat Kurtoğlu, Sırrı Çağlar, H. Hayri Ucar, Gazi Atçal, İbrahim Gösterir (Ozani) ilk aklımıza gelenlerdir.”
“Körhasan” mahlaslı Hasan Çıtak’tan iki mani:
Cevahir taşı mısın?
Güzeller başı mısın?
Baharınan gelirsin
Kız çiğdem aşı mısın?
Bülbülün sesi olmalı
Çeşmenin tası olmalı
El uzatıp dost dediğin
Adamın hası olmalı
İki mani de Çorum’un son senatörü, hukukçu, araştırmacı, yazar, ozan Abdullah Ercan’dan…
Sürmeli
Mahmur gözler sürmeli
Seni gönül yarasına
Merhem diye sürmeli
Kandilden
Farkım yoktur kandilden
Senden ayrı düşeli
Kan gidiyor kan dilden
Çorum’un Eskiekin köyünden Âşık Rifat Kurtoğlu’ndan da mani almadan olmaz. İşte iki manisi…
Kız gelin gâvur gelin
Bu nice tavır gelin?
O sırma saçlarını
Sinemde savur gelin
Sürmeler göze düşer
Dolanır söze düşer
Civan gibi koç yiğit
Bir kötü kıza düşer
Şiirlerinde “Ozani” ozanlık adını kullanan İbrahim Gösterir de özgün maniler üretmiş ozanlardandır. İki örnek de onun manilerinden verelim:
Bir sözünü duydum yâr
Sana gönül koydum yâr
Koynunda ısıt beni
Ayaz yedim buydum yâr
Kaşı gözü düz güzel
Bana da göz süz güzel
Senin bir telin etmez
Elli güzel yüz güzel
Kitabın ikinci ana bölümünde yazılı, sözlü kaynaklardan 3600 mani bulunuyor. Maniler, 70. sayfadan 330. sayfaya kadar toplam 240 sayfada yer alıyor.
Manilerin son dizesinin uyak sözcüğünün son harfine göre abecesel dizilişi ise şöyledir:
A- Ç- E- H- I- İ- K- L-M- N- P- R- Ş- T- U-Ü-Y-Z
Manilerin bitim yeri olan 330. sayfadan sonra sözlük, dizin, kaynakça bölümleri bulunuyor.
Yazar, sözlükte manilerde geçen kimi yöresel adların ve anlamı pek bilinmeyen sözcüklerin anlamları açıklanmış.
Kişi adları ile yer adları, iki ayrı dizin halinde sunulmuş. Bu dizinler sayesinde kişilere yönelik söylenmiş manilerle içinde yer adı geçen maniler, manilerin numaralandırılmış olmasından dolayı kolayca bulunabiliyor.
Kitap, yazılı kaynaklar ile sözlü kaynakların sıralandığı kaynakça ile sona eriyor. Yazar burada 146 kaynak adı sıralıyor.
İbrahim Gösterir’in halk bilimi bağlamındaki bu çalışması doktora tezi düzeyindedir. Kendisini böylesine kapsamlı ve nitelikli bir çalışma ortaya koyması nedeniyle içtenlikle kutluyor; esenlik ve mutluluk içinde nice başarılar diliyoruz.
26.03.2021