Ümmetimin en üstünleri, bilginlerdir. Alimlerin en üstünü ise İslami ilimlerde rusuh sahibi olanlardır. Rusuh: üstün bilgi demektir.

Ali İmran Suresinde Rahman suresinin başında da göğün katmanlarına ulaşabilenler rusuh sahibi olan bilginlerdir diye açıklanmaktadır. Bu ayetlerde göklerin, ayın, yıldızların, gezegenlerin fethedilebileceğini, bununla yüksek bilgi ile olacağı bildiriliyor. Allah bütün ilimlerin rumuz ve sembollerinin işaretlerini Kur’an’da bildirmiştir. Arayıp bulmak bize aittir. R.SAV. “geçmişin ilmini bilmek isteyen Kur’an’a baksınlar, geleceğin ilmini bilmek isteyenler de Kur’an’a baksınlar” buyurmuştur.

Çalışmak, öğrenmek bize farzdır. Bizleri bu konularda geri bırakacan yine bizim kendilerimizdir. Dinin, imanın, Kur’an’ın bir zerre kadar kusuru olamaz. Böyle düşünmek İslam dini bizi geri bıraktı demek zinhar küfürdür. Dinsizlik, imansızlıktır, cehaletimiz ve tüm belleğimizdir. Asıl gerçek budur. Eden bulur, inleyen ölür. İnsanların zaafıdır. Her suçu işleyip hem de başkasını suçlamak kolay olduğu için kusuru başkasında arar.

Alimler güneş gibidir. Güneş batınca her taraf karanlık olur. Alimin ölümü alemin ölümüdür. Cahil gece gibidir, kusuru görülmez. Karanlıkta ıslık çalan sesini duyar ama sesin sahibini karanlık örter. İlim ve cehalet de böyledir. Alim, içinde yolcuların bulunduğu gemi gibidir. Gemi batarsa yolcular da batar. Alim ölürse alem de çok zarar görür. İlim aydınlık, cehalet alimin hatası alemi yıkar. Kimse o alime ve ilmine doğru olsa da inanmaz, itimat yıkılır.

Hz. İsa. A.S.ye sormuşlar; “en büyük fitne nedir?” Cevaben alimin hatasıdır, peşindeki bütün insanları felakete sürükler. Özellikle mürşit makamındaki tasavvuf, tarikat şeyhleri çok dikkatli yaşamak zorundadırlar. Şeyhin ufak bir hatası bütün tasavvuf ehlini lekeler. Alimler peygamberlerin varisi vekilidirler. Peygamberler gibi yaşamaya çalışmalıdırlar.

Mal, mülk köleyi yüceltmez. Köle her zaman köledir. Ama köle alim bilgin olursa baş tacı olabilir. Tarih bunun şahididir.

Mesela Memluklar (kölemenler devleti) kurucuları köle, kıpçak kökenli Bahri kölemendir. Yani ilim kimde ise her zaman sultandır. Mal ölür biter ama ilim ise çoğalır. Malı bitince zenginin itibarı olmaz ama köle olsa, fakir de olsa ilmin alimin, bilgiin değeri güçlü para altın gibi devamlı değer kazanır. Altın az veya çok herkeste bulunur. Ama ilim herkeste bulunmaz.

Huy kalbin dibindedir. Beklenmedik bir zamanda mızrak gibi çuval deler ve kendisini gösterir ve bunun için demişlerdir; “mızrak çuvala sığmaz” 10 kilitli demir kasaya huyu hapseder. Demir kasayı deler ve kendisini gösterir. Bu da insanı ya vezir veya kizir eer. Yani huy saklanmaz

İsra Suresi’nin 84. ayeti huyu, mizacı ifade eder. Sh. 289; De ki, herkes kendi mizaç ve kabiliyeti meşrebine, huyuna göre hareket eder. Bu durumda kimin doğru yol tuttuğunu rabbiniz en iyi bilendir.

(SÜRECEK)