1-AŞIK DERTLİ ( 1772-1847)
Bolu ile Gerede arasında yer alan Şahanlar köyünde doğdu. Asıl adı İbrahim’dir. Çobanlık yaptı. Babasının ölümü üzerine köyünden ayrıldı. İstanbul, Konya ve Mısır’ı dolaştı. Dert’li aşağıdaki dörtlüğü ile Allah’a şikâyette bulunur.
Dertli’ye tükenmez nice dert verdin / Ne çekmeye sabır ne gayret verdin,
Ne saltanat verdin, ne devlet verdin / Ya niçin getirdin dünyaya beni?
2-RUHSATİ (1856-1899)
Ruhsati Sivas’ın Kangal ilçesine bağlı Deliktaş bucağında doğdu. Asıl adı Mustafa’dır. Okuma yazmayı köyünde öğrendi. Çobanlık, çiftçilik yaptı. Bektaşi dervişidir. Hece ölçüsüyle yazdığı şiirleriyle üne ulaştı.
Bir vakte erdi ki bizim günümüz / Yiğit belli değil, mert belli değil,
Herkes yarasına derman arıyor / Deva belli değil, dert belli değil…
Çarh bozulmuş dünya ıslah olmuyor, / Ehl-i fukaranın yüzü gülmüyor,
Ruhsati de ne dediğini bilmiyor / Yazı belli değil, hat belli değil…
3-SEYRANİ ( 1807-1866)
Seyrani Kayseri Develi’ye bağlı Everek’te doğmuş. Asıl adı Mehmet’tir. İki yıl medrese öğrenimi gördü. Şiirlerinde yaşadığı dönemi eleştirdi. Ham sofularla alay etti. Yergi ve gülmece edebiyatımıza başarılı örnekler verdi.
Alemde bir devir dönüyor amma / Devr-i İngiliz mi, Frenk mi bilmem,
Halli insan değil, müşkil muamma / Zulm-i zalim göğe direk mi bilmem!
Üzerinden güneş doğup aşıyor / Eriyip kar gibi bahtım üşüyor
Gönül tandırında bir aş pişiyor / Yanan ciğer midir , yürek mi bilmem!
4-SERDARİ ( 1834-1918)
Serdari, Sivas’ın Şarkışla ilçesinde doğdu. Halk onu Çolak Hacı diye bilir. Bir kolu dirseğinden kesiktir. Yaşamı yoksulluk içinde geçmiştir. Bazı şiirlerinde yoksulluğun izleri yergi ve gülmeceye dönüşmüştür.
Evlat da babanın sözünü tutmuyor / Karnım açtır diye çifte gitmiyor.
Uşaklar çoğaldı ekmek yetmiyor, / Başımıza bela dölümüz bizim…
Zenginin sözüne belî diyorlar / Fukara söylese deli diyorlar,
Zamane Şeyhine veli diyorlar / Gittikçe çoğalır delimiz bizim…
5-TOKATLI NURİ ( 1825-1882)
Tokat’ın Kızılca mahallesinde doğdu. Genç yaşlarında Aşık Emrah’a yanaştı. Onunla yurdun birçok yerlerini dolaştı. Samsun’da öldü. Bazı şiirlerinde ahkâm keser.
Zamane hubuna meylini verme / Kışın zemheri’de yaz eder seni,
Hakikatli sanıp sakın inanma / Ganilik vaktinde hazzeder seni…
6-HARABİ ( 1858-1915 )
Harabi’nin asıl adı Ahmet Edip’tir. Nerede doğduğu ve öldüğü belli değildir. Bektaşi şairleri arasında ünü yaygındır. Çok sevdiğim ve hepsini ezberlediğim yirmi altı kıtalık Vahdetnâme (Birlik mektubu) adlı muhteşem bir eseri vardır.
Daha Allah ile cihan yok iken / Biz anı var edip ilan eyledik,
Hakk’a lâyık hiçbir mekan yok iken / Hanemize aldık mihman eyledik.
Sanma bu sözleri her insan anlar / Kuş dilidir bunu Süleyman anlar,
Bu sırr-ı müphemi ârifan anlar / Çünkü cahillerden pinhan eyledik.
MEŞHUR HALK BİLGESİ BAADDİN
1-Namaste, Sankritçe bir kelime olup yoga felsefesinde sevgi ve saygının sunulduğu merhaba, hoşcakal anlamına gelen bir kelimeymiş.
2-Nobel Kimya ödülü sahibi Prof. Dr. Aziz Sancar’dan kızlara uyarı:
Kızlar okuyun. Okumazsanız, kolunuza takılan üç bilezik ve kocanızın ömür boyu ödeyeceği salon takımıyla övünen ve çeyizi dünyadaki en değerli eşya sanan bireyler olursunuz. Dışarda nehir gibi akan bir hayat varken siz o nehirdeki sabit kaya gibi sürekli aynı kalırsınız. Bir uyarım daha var. Türk ulusunun en büyük yanlışı Arap kültürünü din zannetmesidir.
3-Sizlere dünyanın bütün kapılarını açan özel bir anahtar vereceğim. Bu anahtarın üzerinde iki kelime yazılıdır. 1) Sabır, 2) Nezaket.
4-Bir kişi bile ölse eksilirim ben / Tüm insanlığın parçasıyım dedim ya /
Sorma her seferinde / Çanlar kimin için çalıyor diye? (Hemingway)
6 Temmuz 2022