Bu başlık altında nice kavramlar sıralanabilir. Başta uyuşturucu maddeler, genetiği bozulmuş gıdalar, insan sağlığına zararlı her şey.
Kötü çalışma koşulları, stres yaratan ortamlar, olumsuz beslenme alışkanlıkları, daha pek çok sağlık riski…
Ama, Dünya Sağlık Örgütü (WHO) bu kavramı hava kirliliği için kullanıyor.
“Görünmez katil” diye tanımlanan hava kirliliği, her yıl 6.5 milyondan fazla insanın ölümüne yol açıyormuş.
İnanılmaz bir rakam!
Bilim insanları, “doğal afet” olarak niteledikleri aşırı hava olaylarını büyük oranda iklim değişikliklerine bağlıyorlar ve fosil yakıtların kullanımına devam edildiği sürece, bu tür afetlerin sıklaşarak ve şiddetlenerek devam edeceği endişesini dile getiriyorlar.
*
Ne pahasına olursa olsun daha çok üretim, daha çok kâr hırsı, dünyamızı giderek yaşanmaz hale getiriyor.
Başta Amerika olmak üzere büyük sanayi ülkeleri, küresel ısınmaya yolaçan üretim metotlarından vazgeçmedikleri gibi, sınırlamaya da yanaşmıyorlar.
Ve geldiğimiz nokta: Dünyanın geleceği büyük tehdit altında.
Bu güzelim gezegeni mahvettiğimize göre, yaşamak için başka gezegenler aramaktan başka çare kalmıyor!
*
Doğalgaz, fosil yakıtlar içinde en sağlıklı olanı.
Petrol türevleriyle, kömürle kıyaslanamayacak derecede temiz bir enerji kaynağı.
Öyleyse, Çorum gibi doğalgaza sahip bir kentte, neden hâlâ hava kirliliği yaşanabiliyor?
Bu sorunun cevabı belli: Isınmada, mutfaklarda büyük oranda doğalgaz kullanıldığı halde, kömür yakmaya devam eden binaların varlığı, hava kirliliği limitlerinin aşılmasına yetiyor.
Doğalgaz da gelmemiş olsa, nasıl yaşanırdı acaba Çorum’da?
*
Motorlu taşıt sayısının artmasıyla övünüyoruz ya, egzos gazlarının yarattığı hava kirliliğini unutuyoruz.
Sanayi kuruluşları da, az ya da çok hava kirliliğine neden olabiliyorlar.
Oysa, teknolojik bakımdan kirliliği önlemenin, veya en aza indirmenin mümkün olduğu bir çağda yaşıyoruz.
Bunun için özveri gerekiyor, insan sağlığına paradan daha fazla önem vermek gerekiyor.
*
Hava kirliliği, trafik kazası gibi anında hayattan koparmıyor insanları.
Etkileri, solunum yolu hastalıkları nedeniyle hastanelere başvuranların sayısındaki artıştan belli oluyor. Ve akciğer yetmezliği nedeniyle hayatlarını kaybedenlerden…
İşte size “görünmez katil” gerçeği!
Hava kirliliğine neden olan herkesin de, binde bir, milyonda bir oranında da olsa payı olmuş olmuyor mu bu tür ölümlerde?