Değerli dostlar;

Toplumların tarihinde dönemler vardır. Gelirin giderden çok olduğu dönemler. Gelirin giderden az olduğu, denk olduğu dönemler gibi. Çoğunluğun mutlu olduğu ya da çoğunluğun sefil olduğu dönemler gibi. Türk toplumu tarihin değişik evrelerinde farklı dönemlere denk geldi kukusuz fakat hiç böyle akın da karanın da bal gibi yutturulduğu bir döneme hiç denk gelmedi. Egemen güçlerin bıçağının hem arkasının, hem önünün kestiği bir döneme hiç denk gelmedi.

Sadece bir güncel konu bile bunu anlatmaya yeter. Nasıl bir döneme denk geldiğimizi ve nasıl bir ülkede yaşadığımızı anlatmak için. 2023 yılı Cumhurbaşkanlığı seçimleri yapıldı. AKP Genel Başkanı R. Tayyip Erdoğan ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu yarıştılar. O dönemi ve oy kullanmaya gideceğimiz günün son gecesini iyi anımsayalım.

O gece yandaş medya ve Ak troller son gece “Kılıçdaroğlu PKK Terör Örgütü ile işbirliği içinde el ele, kol kola” diye çarşaf çarşaf yayınlar yaptı. Televizyonlar tekrar tekrar yayın üzeri yayınlarla adeta bombardıman ettiler. İstanbul’da tomar tomar paraları toplayıp CHP bunu “terör örgütüne gönderecekti” diye iftiralar atıldı. Yakın zamanda da Esenyurt Belediyesine “terör örgütü ile iltisaklı” diye kayyum atandı.

Siyasetin normlarını, etik değerlerini varın siz hesaplayın. Nasıl zor ve çetin bir ülkede yaşadığımızı sanırım görüyorsunuz. Seçimleri kazanmak için, o gün öcü olarak gösterilen terör örgütü, üstelik te ne CHP ve ne de lideri Sayın Kılıçdaroğlu ile hiçbir ilgisi olmadığı halde.

Bugün ise yine önümüzdeki seçimleri kazanmak için, yine aynı örgüt kullanılıyor. Kısacası aynı örgüt geçmişte öcü olarak kullanılmış, CHP’ye iftira atarak seçimler kazanılmıştı. Şimdi de yine aynı örgüt lideri “gelsin mecliste konuşsun” diyerek kullanılıyor. Yaratılacak barış iklimi ile önümüzdeki seçimleri kazanmak hedefleniyor.

Her iki konumda da AKP’ye oy veren kitle, aynı kitle. Aslında son yerel seçimlerde ikinci parti konumuna düşmüş AKP, CHP’nin ve yeni lideri Sayın Özgür Özel’in dirayetsizliği yüzünden tekrar kendisini toparladığı ve az bir farkla da olsa, kamuoyu yoklamalarına göre birinci parti olduğu gözleniyor.

Nasıl oluyor da mevcut iktidar her konumda hacı yatmaz gibi ayakları üzerinde durabiliyor? Nasıl oluyor da her dönemde bıçağının hem önü hem arakası kesebiliyor?

Nasıl oluyor da petrol bulduk yalanı ile kitleleri kandırırken petrole zam üstüne zam yapabiliyor?

Nasıl oluyor da doğal gaz bulduk yalanı ile doğalgaza zam üstüne zam yapabiliyor?

Nasıl oluyor da “faiz sebep enflasyon sonuç…Ben nasa bakarım nasa” diyor ve faizi en tepe nokta da tutabiliyor?

Nasıl oluyor da faiz dorukta? Gerçek enflasyon yüzde yüzlerde geziniyor. Adaletsizlik dorukta, işsizlik dorukta, sağlık sistemi çökmüş, eğitim çökmüş. Emekli yerlerde sürünüyor. Halkın büyük bölümü askıda ekmeğe muhtaç ve AKP birinci parti.

Şimdi muhalefete ve Sayın Özgür Özel’e sorsak, nasıl bir döneme denk geldik böyle? Acaba gösterdiğiniz “kırmızı kartın” rengi mi açık? Koyu “kırmızı kart” mı gösterseydiniz? Yoksa “Mesir Macununun” dozunu fazla kaçırmış olabilir miyiz?