Yeni kuşaklar bilemezler…

Yakın tarihi okuyanlar bilse de, enflasyonun arşa çıktığı, doların zirve yaptığı ve 70 sente muhtaç olduğumuz dönemi şimdiki kuşaklar asla algılayamazlar.

Haklıdırlar.

Yaşamadılar çünkü…

Aslında 70 sente muhtaç olduğumuz günlerin, bugün yaşananlardan pek farkı yok ya…

Neyse…

Ama düşünün ki, ülkemizi yurt dışında temsil eden büyükelçiler. ateşeler, danışmanlar, din görevlileri o dönem ülke hazinesi tamtakır hale geldiği için aylıklarını (maaşlarını) alamaz hale gelmişler.

Ne hazin bir tablo değil mi?

1970’li  yıllar…

9. Cumhurbaşkanı rahmetli Süleyman Demirel, muhalefet lideri olarak koalisyon hükümetini eleştirirken “Ülkeyi 70 sente muhtaç ettiniz, yazıklar olsun” diyerek ekonomik durumu ortaya koyuyordu…

Ve 1974 sonrası yıllarda yurt dışında görevli gazeteci arkadaşlarımızdan biri “Maaşlarımız hala gelmedi. Bir ara Turizm Bakanına sorar mısın bizim maaşlar ne zaman gelecek” diyerek acı gerçeği  telefonda aktarmıştı.

Hürriyet’te çalışıyordum, dönemin Turizm ve Tanıtma Bakanı rahmetli Orhan Birgit (CHP) telefonda “Biraz daha sabretsinler, yakında maaşlarını alacaklar” demişti.

Düşünün ki, yurt dışındasınız…

Okul çağındaki çocuklarınızın eğitim masraflarını ödeyemediniz? Cebinizde tek dolar yok.

Nasıl olsun ki, iktidardaki koalisyon hükümeti uygulanan yanlış ekonomik program ve dünyada patlak veren ekonomik kriz nedeniyle memurunun maaşını ödeyemez hale gelmiş.

Bugünkü halimiz gibi…

Belki dışardaki görevlilerimizin maaşlarını ödüyoruz ama içerdeki emekliler 70 sente değil, 5 sente muhtaç haldeler.

Bu “70 sent nereden aklıma geldi” derseniz, son 22 yıldır yurt dışındaki ülkelerde açmadığımız temsilcilik kalmadı gibi…

Dünyada temsilciliği en fazla olan 5. ülke Türkiye..

Beş kıtada 138 büyükelçilik, 86 başkonsolosluk, 13 daimi temsilcilik, 1 ticaret ofisi ve 1 de konsolosluk ajansı görev yapıyor.

Amerika’da 29, Avrupa’da 92 temsilciliğimiz var da, Asya’da 70 ve Afrika’da 44 temsilciliğimiz fazla değil mi.?

Okyanusya’da bile 4 temsilciliğimiz hizmet görüyormuş.

Ben 70 senti ve emeklilerin içler acısı duruma neden düştüklerini düşünürken, sayın Erdoğan’ın sarf ettiği dış politikaya dönük son sözlerini hatırladım:

“Küresel gerilimlerin ürkütücü boyutlara ulaştığı, büyük güçler arasındaki paylaşım kavgasının hızlandığı, bölgemizin sürekli diken üstünde olduğu bir dönemde, dış siyasette yeni denklemler kurmamız, Türkiye için tercihten öte ihtiyaçtır"

Yani, “Ekonomimizin düzelmesi çok kolay değil” demektir bu.

“Suriye sorunu çözülmeden, dış harcamalarda kısıntı yapmadan, emekliler-işçiler, memurlar-asgari ücretliler daha çok beklerler” demenin Türkçe mealidir bu.

70 sente değil, belki de ama “10 sente muhtaç olacağımız günler yakındır” diye de “tercüme” edilebilir (!)

Umarım yanılıyorumdur.

Umarım…