Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Cumhuriyet’in korunup kollanması bakımından, öğretmenlere ve gençliğe çok güveniyordu.
Bu inanç ve güvenle, “Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır, ancak Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır” diyordu.
“Cumhuriyet, düşüncesi hür, anlayışı hür, vicdanı hür nesiller ister” sözü, demokrasinin ve çağdaşlığın ön koşulu olan -düşünen, düşüncesini ifade eden- “özgür insan” hedefinin tanımı gibiydi.
*
O’nun şu direktifini bir kez daha hatırlayalım:
“Gençler, cesaretimizi takviye ve idame eden sizlersiniz.
Siz, almakta olduğunuz terbiye ve irfan ile insanlık ve medeniyetin, vatan sevgisinin, fikir hürriyetinin en kıymetli timsali olacaksınız.
Yükselen yeni nesil, istikbal sizsiniz! Cumhuriyeti biz kurduk, onu yükseltecek ve yaşatacak sizlersiniz!”
*
Yüce Önder, çağdaş uygarlık düzeyinin üzerine çıkmayı hedef gösterirken de, bu yolda başarının yenileşmeye bağlı olduğunu söylüyor, “Sosyal hayatta, iktisadi hayatta, ilim ve fen sahasında başarılı olmak için yegâne gelişme ve ilerleme yolu budur” diyor.
*
Sanayi devriminin, 18. yüzyılın ortalarında İngiltere’de buhar ve su gücünün sanayide kullanılmasıyla başladığı bilinir. Kas gücünün yerini makinelerin almasıyla, sanayileşme başlar.
Ülkemizde ise, sanayi devrimi 20. yüzyıla kadar ıskalanır. Matbaa bile Osmanlı’ya yaklaşık 250 yıl sonra gelir.
Şimdi ise sorun, sanayi devrimi gibi dijital devrim çağının da atlanılıp atlanılmayacağı sorunudur.
İşte Atatürk, bir asır öncesinden buna işaret etmektedir, “değişimi atlamayın” demektedir.
*
Genç kuşakların üzerindeki tarihsel sorumluluğun büyüklüğü apaçık ortada duruyor.
O’nun manevi mirası, asla dogmalar, kalıplaşmış kurallar değil ve hiç olmadı. O, aklı ve bilimi manevi miras olarak bıraktı.
Akıl ve bilim yolundan giderek, birkaç yıl gibi kısa bir süreye sığan binlerce yıllık değişimi algılayabilir, dijital devrimi yaşayabilir ve yaşatabiliriz.
Bağımsız, özgür ve onurlu bir ulus olarak tarih yolculuğunu sürdürebilmemizin tek koşulu da bu; akıl ve bilim…
Cumhuriyetimizin 99. yılı kutlu olsun.
