İnsanların yaşam tarzını seçme özgürlüğü, hava kadar, su kadar, yaşama hakkı kadar temel bir haktır. Kuşkusuz, özgürlüklerin sınırı da, başkalarının özgürlük sınırına kadardır. Bu sınır aşılmadığı sürece, insanların yaşam tarzına müdahale, insan haklarına da, demokrasiye de aykırıdır.

 Çorum, cumhuriyet tarihi boyunca “yaşam tarzına saygı”nın sembol kentlerinden biri olmuştur. Hatta 2000’li yılların sonlarına kadar, mütedeyyin insanların özgürce inançlarının gereği gibi yaşadıkları, ama sosyal ve kültürel yaşamın da son derece canlı olduğu ender kentlerden biri olarak değer bulmuştur. Öyle ki, canlı müzik yapılan büyük restoranlarıyla bölgenin eğlence merkezi hüviyetini bile kazanmıştır.

 Ne var ki, psikolojik baskıların artmasına bağlı olarak müşteri kaybetmeleri sonucu, bu restoranlar düğün salonuna dönüşmek zorunda kalmış ve Çorum, “bölgenin eğlence merkezi” unvanını Amasya’ya kaptırmıştır.

 Çorum’dan önce Amasya Valisi olan Hüseyin Poroy, “şehzadeler şehri” ve “doğa harikası” bu komşu kenti, Yeşilırmak sahilindeki restorasyon çalışmalarıyla “turizm kenti”ne dönüştüren önemli adımları atarak Amasya tarihine adını altın harflerle yazdırmıştır. 

 Şimdi ise Amasya, “yaşam tarzına müdahale” iddiaları ile Türkiye’nin gündemindedir. Mülkiyeti Özel İdare’ye ait olan, “70 yıllık”  ünlü Ali Kaya Restaurant’ın kira sözleşmesi, sırf “yaşam tarzı” kriterine dayalı olarak uzatılmamaktadır. Kaldı ki, eğlence mekânlarını kapattırmaya yönelik yaptırımlar, salt burası ile sınırlı da değildir.

 “Tokat kebabı” ve inanılmaz manzarası ile çekim merkezi olan restoran, Çorumluların da en önemli uğrak yerlerinden biridir.

 Biz burada, Çorum’un sosyal yaşamını ve turizmini yeniden canlandırma adına çaba ve beklentiler içine girmişken, komşu Amasya’daki “geriye gidiş” işaretlerini üzüntüyle ve kaygıyla karşılıyoruz. Temennimiz, Amasya Valiliği’nin yaşam tarzına müdahale heveslerinden vazgeçmesi ve hatta bu özgürlükçü anlayışın tüm bölgeye egemen olmasıdır. Amasya, Çorum, Samsun ve Tokat’ı kapsayan bölgenin, sanayi yanında kültür ve turizm açısından da cazibe merkezine dönüşmesidir.