“Cumhuriyetimizin Dünü-Bugünü” adlı konferansa konuşmacı olarak Akademisyen-Yazar Suay Karaman katıldı. ADD’de 1 Kasım 2025 Cumartesi günü düzenlenen program saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başladı.
Programa CHP İl Başkanı Av. Dinçer Solmaz, CHP Çorum Milletvekili Mehmet Tahtasız, CHP Merkez İlçe Başkanı Resul Yiğitoğlu, CHP İl Başkan Yardımcıları Garip Özgür, Güngör Atak, Umut Eke ve Duran Keçeci, CHP Merkez İlçe Başkan Yardımcısı Mustafa Eker, CHP Parti Eğitmeni Kenan Özcan, CHP Belediye Meclisi Üyesi Aslan Kaya, CHP Belediye Başkan Aday Adayı Günay Çimen, Zafer Partisi Yöneticisi Saim Balcı, CHP Merkez İlçe Başkan Adayı Ali Çan ile ADD üyeleri ve davetliler katıldı.
ADD Şube Başkanı Uğur Demirer yaptığı açılış konuşmasında misafirlerini selamlayarak kürsüye Akademisyen-Yazar Suay Karaman’a “Cumhuriyetimizin Dünü-Bugünü” konulu sunumunu yapmak üzere davet etti.
Cumhuriyetin kuruluş sürecinden günümüze kadar yaşanan olaylarla ilgili ayrıntılı açıklamalarda bulunan Karaman aradan geçen yıllar içinde Cumhuriyet kazanımlarının bir bir ortadan kaldırıldığına da dikkat çekti. Karaman, Cumhuriyet kazanımlarının yeniden hayata geçirilmesinde bizlere önemli görev ve sorumluluk düştüğüne, bunun için sinirlenmeden ancak öfkelenerek, Kemalist düşüncenin yeniden hayata geçirilmesi için mücadele etmemiz gerektiğini de vurguladı.
Akademisyen-Yazar Suay Karaman, Cumhuriyetin dünü ve bugünü arasında bir karşılaştırma yaparak, Atatürk zamanında kurulan fabrika ve tesislerin günümüzde iktidarın politikası sonucu bir bir satıldığına dikkati çekti.
“KARARLI OLMALIYIZ”
Suay Karaman, “10. Yıl Marşındaki ‘çıktık açık alınla, on yılda her savaştan’ sözünün içi sosyal, toplumsal devrimlerin yanı sıra kalkınma planlarıyla, sanayi planlarıyla, şeker fabrikalarıyla, basma, iplik, bez, merinos, kağıt, cam, çimento, uçak fabrikalarıyla, demiryollarıyla, Sümerbank’la, Etibank’la doldurulmuştur” dedi.
Karaman, konuşmasında özetle şu konulara değindi: “Cumhuriyetin 102. yılını kutladığımız bugünlerde büyük gurur ve coşku içinde olmamız gerekirken, ne yazık ki kuşkulu ve korkuluyuz. Çünkü laik ve demokratik cumhuriyetimizi ortadan kaldırmak isteyen siyasi iktidar, ‘Türkiye Yüzyılı’ adını verdikleri, ne olduğu belli olmayan olguyla toplumu uyutmaktadır. 29 Ekim 1923 tarihinde ilan edilen Cumhuriyet ile Türkiye Cumhuriyeti’nin yönü aydınlığa doğru, çağdaşlaşmaya doğru çevrilmişken, eşsiz önderimiz Atatürk’ün ölümünden sonra bu durum terk edilmiş ve karşı devrim başlamıştır. Üstelik bu karşı devrim günümüzde sürekli artarak sürmektedir.
“DIŞA BAĞIMLI OLMAMALIYIZ”
Kendi kendini besleyen 7 ülkeden biri olan Türkiye, bugün tarım ve hayvancılıkta dış alım bağımlısı konumuna getirilmiştir. Tarım alanları daraltılarak 130 ülkeden tarım ve gıda ürünü alan bir duruma düşürülmüştür. Yerli tohum bitirilerek, tohum pazarının yüzde 75’i yabancıların eline geçirtilmiştir. Tarım ve hayvancılığı bitirilen Türkiye’nin sanayileşme iddiası da yitirilmiştir.
İMF ve Dünya Bankası’na teslim olunursa, üretime değil tüketime, dış satıma değil dış alıma dayalı büyüme modeli benimsenirse ve denk bütçe yapılamazsa gelinen sonuç bu olur. Yani kısaca dışa bağımlılıktan kurtulamazsak ekonomimiz hep tepetaklak olur. Bugün, ülkelerin gelişmişlikleri açısından yapılan sıralamada üçüncü dünya ülkelerinin bile gerisinde yer alan Türkiye’nin bu durumu korkunçtur”
Gelinen noktada tüm yurtseverlerin biraraya gelerek güçlerini birleştirmesi gerektiğini de anlatan Karaman; “Türkiye’de sorunların çözümü Kemalist ideolojinin muhteşem Altı Ok’undadır. Bunu bilerek il il, ilçe ilçe, köy köy, mahalle mahalle dolaşarak bütün bu olumsuzlukların ve ülkemizin üstündeki kara bulutların topluma anlatmalıyız. Umutsuzluğa kapılmadan Mustafa Kemal Atatürk’ün hedefi çağdaş uygarlık yolunda daime ileriye doğru gideceğimiz ışıltılı günler için çok çalışmalıyız. Ata’nın gençleri olarak umutsuz olmayacağız. Kimsesizlerin kimsesi cumhuriyetimizin bekçileriyiz, koruyacağız, sahip çıkacağız ve daima Atamızın izinde yürüyeceğiz” diye konuştu. 
            
        




