ÇORUM HABER’in Kurucusu, Başyazarı, Şirket Genel Müdürü ve Çorum Gazeteciler Cemiyeti Onursal Başkanı Mehmet Yolyapar, Çorum Milletvekili Yusuf Ahlatcı’nın verdiği bilgiler ışığında, hem hızlı tren, hem de yük taşımacılığı hattını içeren demiryolu projesinin, gerek Çorum’un sanayileşmesi, gerekse kentsel gelişimi açısından umut verici olduğunu, ancak Çorumluların bir asrı aşkın süredir hayalini kurduğu demiryolunun, bu defa da “ihale oldu, oluyor” çelişkileriyle karamsarlığa yolaçtığını belirterek, “Çorum’a ihtiyaç duyduğu ulaşım altyapısını verin, ondan sonra bakın, bölgesel kalkınmayı nasıl sağlıyor!” ifadesini kullandı.

 Umut Radyo Genel Yayın Yönetmeni Meltem Danışman Çınar’la birlikte hazırlayıp sundukları “Çorum Güncesi” programında, konuya ilişkin soru üzerine 1980’li yıllardan beri demiryolu sorununun en yakın takipçisi olduğunu hatırlatan Yolyapar, sözlerini şöyle sürdürdü:
 “Bölgede sanayileşme hamlesini ilk başlatan il Çorum. Sanayileşmenin tamamlanabilmesi ve bölgesel kalkınmanın lokomotifi işlevinin yerine getirilebilmesi için Çorum’un demiryoluna ve havalimanına kavuşturulması gerektiğini nice on yıllardır yazıyorum, söylüyorum. Ama, bütün artılarına rağmen Çorum, üvey evlat muamelesi görmekten bir türlü kurtulamadı. Delice-Çorum hızlı tren hattının ihaleye çıkacağı yolundaki açıklamalar, Çorumlulara bütün bu gecikmeleri de unutturabilirdi, ama, şimdi de ihale tarihi deyim yerindeyse sürünüp duruyor.”

“Bana göre, bu konu Sayın Cumhurbaşkanı’na etraflıca anlatılabilse, daha fazla gecikmeye yer kalmaz. Zaten, güçlü bir irade bu projenin bir an önce tahakkuk ettirilmesi doğrultusunda arkasında durmazsa, ihale yapılsa bile inşaat safhası nice on yıllar sürebilir. Ben şahsen umudumu korumakla birlikte, ihtiyatlı olma zorunluluğunu hissediyorum. Elbette, gerek demiryolu, gerekse havalimanı konusunda mücadelemi bırakmaya da hiç niyetim yok.”

 Meltem Danışman Çınar’ın, 18 Ekim’deki yazısında bireysel silahlanma konusundaki yazısını hatırlatması üzerine, asayişteki bozulmanın inanılmaz boyutlara ulaştığına dikkat çeken Mehmet Yolyapar, “Kadın cinayetleri, çocuk istismarları yüreğimizi dağlarken, bir yandan da gencecik çocuklarımızın, mafya özentisi içinde küçük küçük çetecikler oluşturarak silahlı çatışmalara girdiklerine tanık oluyor ve ülkemizin geleceği adına ciddi kaygılara kapılıyoruz. Sistem ise, bu gibi olayları caydırma veya cezalandırma yerine, siyasi muhalefeti baskılama üzerine yoğunlaşıyor. İnternet üzerinden bile silah temin edilebildiği söyleniyor ki, bu asla kabul edilebilir bir şey değil. Bireysel silahlanmaya derhal son vermek gerektiğini herkese haykırmak istiyorum.”

 Gazeteci Mehmet Yolyapar, Meltem Danışman Çınar’ın, ülke gündeminde 1. sırayı işgal eden kayyum atamaları ile ilgili sorusunu yanıtlarken de şöyle konuştu:

 “Bana göre, siyasi gelişmeler karşısında kan kaybına uğramaya başlayan iktidar, kutuplaşmayı yeniden derinleştirmek için kayyum formülüne sarılmak zorunda kaldı. Devlet Bahçeli’nin Öcalan’a yönelik sözleri nedeniyle, Cumhur İttifakı, milliyetçi kesimden büyük tepki gördü ve oyları erimeye başladı. Bu durumun sürdürülebilir olmadığını gören ittifakın büyük ortağı, 7 Haziran 2015 seçimlerinden sonra olduğu gibi bilinen yönteme sarıldı; güvenlikçi, yani sertlik politikalarına döndü. Yoksa, seçimde aday olmasına izin verilenlerin bugün, geçmişten gelen suçları gerekçe gösterilerek görevden alınmalarının, demokrasiye de, hukuka da, milli iradeye de uygun olmadığını kendileri de bilmiyor değiller.” (

Editör: Haber Merkezi