Tarımda kaliteli verimliliği artıracak yatırımların ve desteklerin yapılmasının yalnız tarım sektörü için değil, ekonominin tamamı için de önemli olduğunu kaydeden Gül, “Bilimsel ve sağlıklı bir üretim; dünya ortalamasında bir verimlilik için verilmesi gereken bilgi ve tekniğin, bu bilgileri özümlemiş teknik elemanlar aracılığıyla çiftçiye aktarılması işin özünü oluşturmaktadır” dedi.
Türkiye Cumhuriyeti’nin 2. yüzyılında tarımsal öğretimin başlangıcının 178.nci yıldönümünü kutladıklarını belirten ZMO İl Temsilcisi Necati Gül’ün açıklaması şu şekilde:
“Türkiye'de tarımsal öğretim; 10 Ocak 1846 tarihinde İstanbul Yeşilköy’de bulunan Ayamama Çiftliği`nde, o zamanki adı ile Ziraat Mektebi`nin açılması ile başlamıştır. 19. yüzyılın sonlarına doğru tarımın geliştirilmesi için çeşitli önlemler alınırken, bunları uygulayacak ziraatçılara da ihtiyaç duyulmaya başlanmıştır.
Bu amaçla 1891 yılında Halkalı Ziraat Yüksek Okulu açılmıştır. O dönemde değişik illerde ziraat mektepleri de kurulmuştur. 1930 yılında Ankara Yüksek Ziraat Okulu açılmış, 1948 yılında Ankara, 1955 yılında Ege, 1958 yılında Erzurum, 1967’de Çukurova üniversiteleri bünyesinde Ziraat Fakülteleri açılmıştır. Cumhuriyetin 50. yılına kadar 4 ziraat fakültesi açılmış iken son yıllarda bu sayı oldukça artmıştır. Ülkemizdeki ziraat mühendisi sayısı AB ülkelerindeki toplam ziraat mühendisi sayısını aşmıştır. Bu durum plan ve proje ile ilgilenen Ziraat Mühendislerinin plansız projesiz olarak artmasına yol açmıştır.
“TARIMSAL ÜRETİMİN ÖNEMİ ÇOK BÜYÜK,
TEKNİK ELEMANLARDAN DESTEK ALINMALI”
Türkiye ekonomisindeki tarım sektörünün payı azalmasına rağmen; önemi de gittikçe artmaktadır. Özellikle artan nüfusun beslemesi, sanayiye hammadde tedariki, GSYH’na katkısı, sanayi ürünlerine talep oluşturması, dış satım yoluyla döviz temin etmesi gibi katkıları dolayısıyla milli ekonomi içindeki önemini korumaktadır. Covid-19 salgını, gıdaya ulaşmadaki zincirin kırılması/sağlıklı çalışmaması, tarımın dünya açısından ne kadar mühim olduğunun farkındalığını ortaya çıkarmıştır. Tarımda kaliteli verimliliği artıracak yatırımların ve desteklerin yapılması, yalnız tarım sektörü için değil, ekonominin tamamı için de önemlidir. Bilimsel ve sağlıklı bir üretim; dünya ortalamasında bir verimlilik için verilmesi gereken bilgi ve tekniğin, bu bilgileri özümlemiş teknik elemanlar aracılığıyla çiftçiye aktarılması işin özünü oluşturmaktadır. Çiftçiyi ve üreticiyi bilgi ile buluşturan, bir bakıma çiftçi ile bilgi ve teknik arasında köprü vazifesi gören ziraat mühendisleridir. Bunun bilinmesi ziraat mühendislerinin görev ve sorumlulukları ile birlikte önemi daha da artmaktadır.
“MİLLİ EKONOMİNİN TEMELİ ZİRAATTIR”
Ziraat Mühendisleri birçok mühendislik disiplinini bünyesinde taşımaktadır. Bu nedenle, çok farklı sektör içinde kendini göstermektedir. Ziraat Mühendisinin çalışma alanı sadece beslenmede tarladan sofra zinciri içinde yer almaz. Sanayi için hammadde temininden, enerji üretimine, küresel ısınmanın kontrol altına alınmasından, sosyal yaşam politikalarına kadar pek çok alanda ziraat mühendisi yer almakta ve bu konuda söz sahipliği yapmaktadır.
Ziraat mühendisliğine gereken önem verildiği takdirde birçok problemin çözümü konusu da halledilmiş olacaktır.
Türk tarımının gelişmesinde büyük katkısı olan ziraat mühendisleri, günümüz şartlarında oldukça düşük ücretle hizmet etmekte ve kayıt dışı ekonomiye kurban edilenler arasında yer almaktadır. Ne yazık ki özel sektörde ücretler, işçi statüsünde çalışan asgari ücretlilerle eş değer durumundadır.
Kamuda çalışan ziraat mühendislerinin ücret ve diğer sosyal hakları emsallerine oranla çok geride kalmıştır. Her türlü şartlarında görev yapan, çok farklı konularda birçok projeye imza atan, çok değişik konularda hizmet üreten ziraat mühendislerinin hak ve yetkileri, çalışma alanları, iş ve sosyal güvenliği ile özlük haklarında bir an önce iyileştirmelerin yapılması ve sahip çıkılması zorunluluk haline gelmiştir.
Çalışma şartlarındaki zorluklara rağmen;
Yürütmekte olduğumuz görevimizi hakkı ile yerine getirmeye, üyelerimizle birlikte, bilimsel gerekliliklere uygun çalışmaya devam edeceğimiz.
Dertleri giderilmiş bir tarım sektörü ve ziraat mühendisliği mesleği dileğiyle, tüm meslektaşlarım ile paydaşların “Tarım Haftasını ve 10 Ocak Ziraat Mühendisleri Gününü” kutluyor, ahrete göç edenleri rahmetle anıyorum.
Ayrıca; Kamu düzenini tesis eden, kurum ve kuruluşların iş ve işlemlerini koordine eden mülki idare amirlerimizin, “10 Ocak İdareciler Günü” ile tüm olumsuzluklara rağmen görevini ifa etme gayretindeki basın mensuplarının, “10 Ocak Çalışan Gazeteciler Gününü” kutluyorum.”