Prof.Dr. Aygül Süel’in Kazı Başkanı olduğu ve merhum eşi Mustafa Süel ile birlikte büyük bir heyecanla kazıları yürüttükleri dönemde, Şapinuva’nın “dünyanın ilk ticaret borsası” olduğunu yazmıştık da, arkeoloji dünyasında bomba etkisi yaratmıştı.

Yine, Mahfi Eğilmez ve Mustafa Balbay dostlarımız da, ayrı ayrı zamanlarda burayı ziyaret etmişler, Aygül Hoca’nın konuğu olmuşlardı.

Biz ise, Peter Neve zamanından beri Hattuşa’yı, merhum Prof.Dr. Aykut Çınaroğlu zamanından beri Alacahöyük’ü, Prof. Süel tarafından ilk kazıların başlatıldığı zamandan beri de Şapinuva’yı olabildiğince yakından izlemeye çalışırız.

Çorum’un sahip olduğu bu paha biçilmez tarih hazinelerinin değerini, başta Çorumlulara, sonra da Türkiye’ye ve tüm dünyaya anlatabilmek için çırpınıp dururuz.

*

Müze Müdürü olarak Çorum’un kültürüne ve turizmine büyük katkılar sağlamış olan sevgili kardeşim Dr. Önder İpek, akademisyen kadrosuna geçtikten sonra Şapinuva’nın Kazı Başkanlığı’nı sürdürmeye başladı. Aygül Süel hocamız ise Onursal Kazı Başkanı…

Hiç ayrıntıya girmeden belirtmeliyim ki, Çorum’un çocuğu Önder İpek, memleketseverliğin en muhteşem örneğini sergiliyor.

Kazı Başkanı Önder İpek, Başkan Yardımcıları Dr. Murat Aydın, Dr. Semih Gerçek ve kazı ekibi, geçen yıl ve bu yılki çalışmalarıyla çok önemli “tahıl silosu”nu buldular.

Şapinuva çok geniş alana yayılan büyük bir Hitit kenti…Dolayısıyla, buradaki kazılar daha yüzlerce yıl sürecek ve daha kimbilir ne şaşırtıcı bulgulara ulaşılacak.

*

Kazı Başkanı Dr. Önder İpek,  Çorum İş kadınları Derneği Başkanı Semrin Kaleli, Başkan Yardımcısı Semra Şahin, Yönetim Kurulu üyeleri Ebru Gül Çömüz ve Pelin Tuğut’u, Şapinuva kazı ekibiyle birlikte karavanaya davet etmiş.

Benim sevgili kardeşlerim de “Mehmet Abisiz olmaz” demişler.

Geziye, Semrin’in kızı Aden, Pelin’in kızı Zeynep Duru ve Ebru’nun kızı Ece de katıldı.

Şapinuva’yı kızgın güneş altında bir kez daha gezdik. Benim için kurban kesim yerleri yeniydi, bir de kuşkusuz tahıl silosu…Burada bulunan mercimeği de gördük. Demek ki baklagiller de depolanıyormuş 3 bin küsur yıl önce…

Nasıl heyecan verici…

*

Ortaköylü kadın görevlilerin pişirdiği patlıcanlı öğle yemeği ise, Hititlerden kalma bir lezzet gibi geldi bize. Çok güzeldi.

Kazı evinde, arkeolog Burcu Çorapçı’dan başlayarak, Hititolog ve arkeolog tüm kazı ekibinden gördüğümüz samimi konukseverlik ise her türlü övgünün üzerinde.

*

Günün sürprizi ise, Hitit Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Özer Şenödeyici’nin de orada bulunuşu ve bizimle birlikte tüm örenyerini gezişi idi…

*

Bininci kez tekrarlamak isterim ki, Çorum’un en önemli markası “Hitit uygarlığı”dır.

Çorum’un makûs talihini değiştirebilecek tılsımlı sözcük “Hitit”tir.

Çorumlular sahip oldukları bu değerin farkında olabilirlerse, Çorum, sanayi kenti olmanın yanında, kültür ve turizm kenti de olabilir.

Yine tekrarlayacağım: Bu topraklar, barışın, kadın-erkek eşitliğinin, inançlara saygının anavatanıdır.

Bunlardan daha önemli insanlık değeri var mı?

Veya dünya yüzünde böyle referanslara sahip başka kent var mı?

SAPINUVA 3108232

Ortaköy ilçe merkezindeki kazıevinde öğle yemeği sonrası…

SAPINUVA 3108233

Henüz “kazı alanı” vasfını taşıyan Hattuşa örenyerinden…

SAPINUVA 3108234

İŞKAD Başkanı Semrin Kaleli’nin selfisi…

SAPINUVA 3108235

Kazı Başkanı Dr. Önder İpek, konukları bilgilendirirken…

SAPINUVA 3108236

Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Özer Şenödeyici.

SAPINUVA 3108237

30 Ağustos, Semrin Kaleli’nin doğum günü…Arkadaşları, doğum günü pastasını ihmal etmediler ve pasta “nice yıllar” dilekleriyle kazı alanında kesildi.

SAPINUVA 3108238

SAPINUVA 3108239

Kazıevi’nde karavana ikramı…

SAPINUVA 3108231

Prof.Dr. Aygül Süel’in Kazı Başkanlığı’nda bulunan ortostat etrafında bir anı fotoğrafı…

Editör: HABER MERKEZİ