23 Nisan’da Silivri açıklarında meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki deprem, İstanbul’da büyük endişeye yol açtı. Yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür, bu depremin Marmara Denizi'nde beklenen büyük depremin habercisi olduğunu vurguladı. Hürriyet'te konuşan Görür, "Bu kırılma fayı doğuya doğru zorluyor ve beklediğimiz büyük depremi öne çekiyor" dedi.

7.5 BÜYÜKLÜĞÜNDE DEPREM UYARISI
Görür, Marmara’da Kumburgaz Fayı ve Adalar Fayı kırıldığında minimum 7.2, maksimum 7.5 büyüklüğünde bir deprem yaşanacağını belirtti: "Marmara’da Kumburgaz Fayı ile güneydeki Adalar Fayı kırılacak ve bu iki fayın da kırılması ile minimum 7.2, maksimum 7.5 büyüklüğünde bir deprem olacak."

İSTANBUL DEPREME HAZIR DEĞİL
İstanbul’un 25 yıldır depreme hazırlanamamış olmasını sert bir dille eleştiren Prof. Dr. Görür, mevcut durum için net konuştu: "Hayır, değil! 25 yılda İstanbul’u depreme hazırlayamadık, 'deprem dirençli bir kent' yaratamadık."

Kentsel dönüşümün yetersiz kaldığını belirten Görür, halkın yöneticilerden daha fazla güvenlik talep etmesi gerektiğini de ekledi.

Reklam i̇ddialarına net yanıt: Şantiye ziyaretimde çekilmiş bir video

Son günlerde bir inşaat firmasının reklamında oynadığı iddialarına da yanıt veren Görür, konunun iftiradan ibaret olduğunu ifade etti: "Bu reklam filmi falan değil, şantiye ziyaretimde çekilmiş bir video. Kötü niyetli insanların amacı, bu ziyaretlerimizi değişik şekillerde yorumlayıp, bizi kötülemek."

Bahsi geçen yapının başındaki kişinin eski öğrencisi olduğunu belirten Görür, deprem izolatörü kullanılan binayı yerinde incelediğini ve takdir ettiğini söyledi.

ELAZIĞ VE MALATYA İ̇ÇİN RAHATLATAN AÇIKLAMA
Prof. Dr. Görür, Elazığ’ın Sivrice ilçesinde meydana gelen 4.9 büyüklüğündeki depreme ilişkin olarak da bölge halkına rahat olmaları çağrısında bulundu:

"O bölge, 6 Şubat depremleri ile çok yüklendi zaten, enerji transferi çok fazla. Bu etki ile kırıldı. Dolayısıyla daha da büyüyebileceği bir durum yok, rahat olun!"

DEPREM BEKLEDİĞİ YERLERİ TEK TEK SIRALADI
Görür, gelecekte büyük depremler beklediği bölgeleri ise şöyle sıraladı: "İzmir en tehlikeli yerlerden biri, endişeliyim. 15-16 tane canlı fay var, İzmir yarımadası tamamen bu faylarla kesilmiş durumda ve bunlardan herhangi birinin ne zaman, nasıl deprem üreteceğini yeterince bilmiyoruz. Çünkü mikro bölgeleme çalışmaları yapılmamış, paleosismolojik çalışmaları henüz tamamlanmamış durumda. Dolayısıyla bu bölgedeki çalışmalar ivedilikle tamamlanmalı ve her şeyden öte İzmir’in günün birinde büyük bir depreme muhatap olacağı ön görüsü ile bugünden “deprem dirençli kent” haline getirilmelidir.

İkinci olarak; Tunceli, Yedisu fayının olduğu yer, Bingöl-Karlıova-Erzincan arası, Bingöl-Göynük arası, Doğu Anadolu Fayı üzerindeki tehlikeli yerler. Bindirme kuşağı boyunca Hakkâri ve çevrisindeki illere de dikkat etmekte fayda var."

Kaynak: F5haber