Anadolu Buluşmaları kapsamında Çorum'a gelen Yeniden Refah Partisi (YRP) Genel Başkanı Fatih Erbakan, partisinin düzenlediği basın toplantısına katıldı.
Anitta Hotel'deki basın toplantısına ülke gündemine dair açıklamalar yapan Erbakan, Türkiye’nin en önemli konusunun yoksulluk olduğunu dile getirdi. Asgari ücretin ve en düşük emekli maaşının 23 bin lirayı aşan açlık sınırının altında olduğunu hatırlatan Erbakan, “Yoksulluk sınırı 80 bin lira olmuştur. Eğer Cumhurbaşkanı’nın tavsiyesine uyup da 3 çocuk sahibi olursanız 5 kişilik bir aile için açlık sınırı 30 bin lira seviyesinde. Yoksulluk sınırı 100 bin lira seviyesine gelmiştir. Yani Türkiye’de 3 çocuklu bir ailenin temel ihtiyaçlarını karşılayabilmesi ve herhangi bir yardıma muhtaç olmaması için aylık 100 bin liralık bir gelirin hanesine girmesi gerekmektedir. Bu hesaba göre ülkemizde halkın yüzde 80’i yoksuldur. Yüzde 45’i de açlık sınırı altında gelire sahiptir. Neden aç kalmıyor çünkü yardımlaşma var, zekat, sadaka, sosyal yardımlar var. Bundan dolayı aç kalmıyorlar veya borçlanarak da olsa hayatlarını devam ettiriyorlar. Ama normalde matematik olarak elde ettikleri gelir halkın yüzde 45’nin karınlarını doyurmaya yetmiyor. Ve yüzde 80’i de yoksul durumda.” diye konuştu.
Erbakan, ekonominin kötü olmasının en önemli ispatlarından bir tanesinin halkın bankalara olan borçları olduğunu söyledi.
AK Parti iktidarı döneminde halkın borcunun 6 milyar liradan 4.2 trilyon liraya çıktığına dikkati çeken Erbakan “85 milyonun kredi kartları ve banka kredi borçları 700 misli artmış. Bu korkunç bir felakettir. Halkın yüzde 45’ini aç yüzde 80’ini yoksul bıraktığınızda onlar da hayatlarına devam edebilmek için banka kredisine ve kredi kartlarına yükleniyor. Çiftçinin borcu 2 buçuk milyar liradan 1 trilyon liraya fırlamış 400 misli artmış AK Parti iktidarında. Küçük ve orta boy işletmelerin toplam borcu 100 milyar dolar seviyesine gelmiş.” ifadesini kullandı.
"MİLLETİMİZİN ALIM GÜCÜNÜ ARTIRACAĞIZ"
‘Yeniden Refah Partisi olarak rahmetli Erbakan hocamızın uygulamalarını yeni döneme uyarlayacağız.’ diyen Erkabakan, “Erbakan hocamız havuz sistemi ve denk bütçeyle faize giden milyarlarca doları kurtardı. Zarar eden kamu kuruluşlarını kara geçirdi. Milli kaynak paketleriyle kaynak üretti. İşçiye, memura, emekliye dünyada eşi görülmemiş zamları verdi. Tarım ürünlerinin taban fiyatlarını dünyada eşi görülmemiş şekilde artırdı.” dedi.
Parti olarak iktidara geldiklerini kamuda israfı önleyeceklerini ve milletin alım ve refah gücünü artıracaklarını aktaran Erbakan; “Bir defa kamuda israfın önlenmesi lazım. Makam uçakları, makam araçları, protokol masrafları, konvoylar, seyahat masrafları, 7 maaşlı bürokratlar, lüks ve şatafatın ortadan kaldırılmasıyla muazzam bir tasarruf elde edilmesi mümkün. Bütçe açığının kapatılmasıyla birlikte her sene 2 trilyonluk faiz ödemesinden kurtulacağız ve bu paraların asıl sahibi olan işçiye, memura, emekliye, çiftçiye, sanayiciye aktaracağız. Milletimizin alım gücünü ve refahını artıracağız.” diye konuştu.
“ÖCALAN’LA İLGİLİ KARAR MERCİ DEVLET DEĞİL ŞEHİT AİLELERİDİR”
Erbakan, terörsüz Türkiye sloganıyla bir süreç başlatıldığını hatırlatarak, partisinin ‘Terörsüz Türkiye’ye karşı çıkmasının söz konusu olamayacağını belirterek şunları söyledi: “Bir kişinin dahi burnunun kanamasına rıza göstermemiz söz konusu olamaz. Ancak bununla birlikte terörsüz Türkiye'ye gideceği iddia edilen yolda 50 bin kişinin katili olan teröristlere terör örgütüne birtakım tavizleri verilmesine ve pazarlık konusu yapılmasına da karşı olduğumuzu daha önce ifade ettik. Yetkililer de bu konuda bir takım açıklamalar yaptılar böyle bir takım tavizleri söz konusu olmayacağını söylediler. Ancak terör gücüyle içli dışlı bazı çevreler son dönemde bir takım açıklamalar yapıyorlar. Abdullah Öcalan'la ilgili Umut hakkından söz ediliyor. Abdullah Öcalan'ın tecili kaldırılsın serbest kalsın PKK'nın silah bırakacağını kendini feshettiğini ilan edeceği kongreye ‘Öcalan'ın katılmasına izin verilsin’ gibi bir takım açıklamalar yapıyorlar. Tabii böyle bir şeye yeniden Refah Partisi olarak sonuna kadar karşı olduğumuzu ifade ediyoruz. Hayır bu gibi tavizler asla verilmemelidir. Abdullah Öcalan'la ilgili karar verebilecek olan merci devlet yetkilileri de değil Adalet Bakanlığı da değil Meclis de değil şehit aileleridir. Şehit ailelerinin rızası olmadan böyle bir şey asla yapılabilmesi mümkün değildir Bu hem hakkaniyet ve adalet açısından böyledir hep inancımız açısından böyledir. Terörsüz Türkiye hedefine ulaşmayı elbette istiyoruz ancak bununla birlikte terör örgütüne taviz anlamına gelebilecek adımları atılmasını da istemiyoruz.”
“ETKİLİ MUHALEFETİMİZLE ‘İKLİM KANUNU’ GERİ ÇEKİLDİ”
TBMM Genel Kurulu'nda görüşülen ve muhalefet partilerinin itirazlarının ardından geri çekilerek yeniden komisyona gönderilen İklim Kanunu teklifine ilişkin de açıklamalarda bulunan Genel Başkan Erbakan, İklim Kanunu'nun partisinin etkili muhalefetiyle Meclis'ten geçirilmediğini vurguladı.
Yeniden Refah Partisi’nin kim yaparsa yapsın doğruya doğru ve kim yapmış olursa olsun yanlışa da yanlış diyen bir anlayışta ilerlediğine vurgu yapan Erbakan, “Yeniden Refah, dosdoğru bir istikamet üzerindeki siyaset anlayışıyla daha iktidar olmadan hayra motor, şerre fren olma vazifesini yerine getirmiştir. İktidar tarafından apar topar Meclis'e getirilen iklim kanunu konusunda Yeniden Refah Partimizin etkili muhalefeti sonuç verdi. Özellikle Çorum'un bir evladı olan Milletvekilimiz Mehmet Aşıla beyin Meclis'teki etkili muhalefeti gerçekten de iktidara geri adım attırdı. Yeniden Refah Partisi küresel güç odaklarının ve dış güçlerin değil ülkemizin ve milletimizin yanındadır. Bunu bir kez daha İklim Kanunu konusunda gösterdik." dedi.