Saadet Partililer, 2025 asgari ücretinin 22 bin 104 lira olarak açıklanmasını Postane önünde düzenledikleri basın açıklamasıyla protesto etti.
Asgari ücretin sonundaki 4 lira ile 2002’de 8 paket makarna, 30 adet yumurta, 4 tane dürüm-ayran alınabildiğini belirten Cıdık, “Bugün elimdeki şu 4 lirayla, şuradaki bir ciklet dahi alınamıyor” dedi.
Açıklanan son asgari ücret rakamıyla sermayenin dediklerinin emir kabul edildiğini ve enflasyonun tüm yükünün yoksulun sırtına bindirildiğini ifade eden Cıdık, konuşmasına şu şekilde devam etti:
“2024 yılında milyonlarca emekli kardeşimizi sadaka parası bile denemeyecek bir ücretle açlığa mahkûm eden iktidar; 2025 yılında yoksul kesimin açlıkla mücadelesini daha da katmerli hâle getirdi.
Açıklanan asgari ücret TÜİK'in pembe enflasyonunun bile altında bir rakamdır!
TÜİK'in bütün algı oyunlarına rağmen gösterilen % 47'lik enflasyon oranı bile asgarî ücretliye çok görüldü.
Halbuki biz bu enflasyonun % 80'lerde olduğunu biliyoruz.
Biz “yoksul kesimi enflasyona ezdirmeme sözünün” tutulmadığını biliyoruz.
Haftalarca masada oturup, bir çözüm için çalışmadığınızı biliyoruz.
Ve artık sizin neyi bilmediğinizi de biliyoruz!
Siz çarşıyı bilmiyorsunuz, pazarı bilmiyorsunuz, sokağı bilmiyorsunuz, emekçiyi bilmiyorsunuz!
Öyle görünüyor ki bir zamanlar hesabı yapılan, bir bardak çay ve simidin fiyatını bile bilmiyorsunuz!
Şimdi soruyoruz: Bu rakamı neye göre belirlediniz? Kimle belirlediniz?
Bir tarafta açlığa, yoksulluğa mahkum edilen milyonlar varken; öbür tarafta rant, ihale, yolsuzlukla ve faizlerle servetine servet katanlar bir avuç azınlık var.”
“ASGARİ ÜCRET RAKAMI, FAİZ LOBİLERİNİN RAKAMIDIR”
“Bu asgari ücret rakamı yoksul milyonların değil, rantçı azınlığın rakamıdır.
Tenceresi boş kalan annelerin değil, sofraları zengin olanların rakamıdır.
Sabahın köründe işe giden işçinin değil, köşeyi kolay yoldan dönenlerin rakamıdır.
Okuluna yırtık botla giden çocukların değil, makam aracı için kavga edenlerin rakamıdır.
85 milyonun değil, faiz lobilerinin rakamıdır.
Bu rakam işçinin, işverenin değil; Hazine ve Maliye Bakanının rakamıdır!
Değerli Basın Mensupları, Kıymetli Misafirler;
Asgari ücret rakamlar üzerinden, sırf milleti fakirliğe ikna etmek için çeşitli manipülasyonlar yapıldığını üzülerek izliyoruz.
İktidar, 2002 yılından bugüne asgarî ücreti dolar bazında 628 dolara çıkardık diye övünüyor. Biz de soruyoruz:
Sizin alım gücü diye bir şeyden haberiniz var mı?
Zamanında 126 dolar ile geçinebilen bir ülke, neden bugün 628 dolarla geçinemiyor?
Biz size cevabını verelim: çünkü ortalama kira fiyatları bugün 500 doların üstünde!
Hatırlayacaksınız yıllar önce Sayın Cumhurbaşkanımız, henüz İstanbul İl Başkanıyken asgari ücretin yetersizliği için simit-çay hesabı yaptıktan sonra şunları demişti: ‘Evin kirasını kim ödeyecek? Elektrik parasını kim ödeyecek?
Su parasını kim ödeyecek? Çoluk çocuğun okul masrafını kim karşılayacak?’
Biz de şimdi buradan soruyoruz: Bu ücretle evin kirası nasıl ödenir? 1Bu ücretle elektrik parası nasıl ödenir? Bu ücretle çoluk çocuğun okul masrafı nasıl ödenir? Çarşıya, pazara nasıl çıkılır?”
“EMEKÇİYE ZULÜMDÜR”
“Bu rakam zulümdür. Emeğe zulümdür. Emekçiye zulümdür. Alın terine zulümdür.
Kiraların % 60, pazar fiyatlarının %100 arttığı bir ortamda çalışana %30 zam bırakın vermeyi teklif dahi edilmemelidir.
Aziz milletimiz adına buradan haykırıyoruz; bu yanlıştan dönün!
Kuru soğana muhtaç ettiğiniz, soğuk evlerinde kombi açamaz duruma düşürdüğünüz, çocuğunun beslenme çantasına ekmekten başka bir şey koyamaya on milyonlarca insanın gözyaşları sizi boğmadan bu yanlıştan dönün.
Talebimiz açıktır. Bizler; asgari ücret değil, insani ücret talep ediyoruz. Bunun gerçekleşmesi için bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da canla, başla aziz milletimiz için çalışmaya devam edeceğiz.”