Duayen Gazeteci Mehmet Yolyapar saldırıyı bu sözlerle kınadı:
"Meslek yaşamında 55. yılını yaşayan “kıdemli” bir yerel gazeteci olarak, çok tanık olmuşumdur. Büyük kentlerden gelen kurum yöneticileri, kamu görevlileri, siyasiler olsun, hatta hatta bizim meslektaşlarımız olsun, Çorum’da yerel basınla bir araya geldiklerinde “üstünlük” komplekslerini hissettirmekten kendilerini alamazlar. Nihayetinde “taşra gazetecileri” vardır karşılarında…Üçüncü ligde veya amatör ligde görürler onları.
Ben, bu hisse kapıldığımda hiç bozuntuya vermem, her zaman olduğum gibi davranmayı, konuklarımla en doğal halimle sohbet etmeyi sürdürürüm. Sonuçta da, çoğunun, başlangıçtaki “üstten bakan” tavırları nedeniyle mahcubiyet duyduklarını görürüm. Bazıları bunu itiraf da eder. Anlarlar ki, alt kümenin adamı olduğum için değil, kendi seçimimle yerelde kalmışımdır.
Siyasi liderlerin Çorum’a gelişlerinde de, koruma görevlilerinin böyle bir haleti ruhiye içinde olduklarına çokça rastlarız. Taşra gazetecileridir sonuçta karşılarındakiler, itebilirler, çekebilirler, azarlayabilirler, hatta şiddet uygulayabilirler. Nasılsa sesleri çıkmaz, çıksa da yerelde kalır.
Yok öyle! Yerel gazeteci, kendini bilmez koruma görevlisinin şamar oğlanı değildir. Bu ülkede demokrasi varsa, basın özgürlüğü, hak-hukuk, insan hakları varsa, kamu görevi yapan gazeteciye kaba davranmak kimsenin haddi değildir. Huzuru ve güvenliği sağlamanın yolu, gazetecinin görev yapmasına engel olmaktan, ukalalık yapmaktan geçmez.
Benim de şahsen değer verdiğim, beğendiğim liderlerden biri olan İYİ Parti Genel Başkanı Sayın Müsavat Dervişoğlu’nun Çorum’daki toplantısı sırasında da, maalesef “koruma terörü” diyebileceğimiz tatsızlıklar yaşandı. Asıl soğukkanlı olması gereken görevliler, sanki toplantıyı sabote etmek istercesine yakışıksız tavırlar sergiledi.
Hiç kuşku yok ki, bu yaşananlardan Sayın Dervişoğlu’nun haberi bile olmamıştır. Hatta partinin Çorum il yöneticileri bile, belki sonradan öğrenmişlerdir. Ama, bu tatsızlıkların İYİ Parti’nin toplantısında yaşandığı gerçeğini hiçbir şey değiştiremez.
Yaşanan müessif olay, Çorum kamuoyunda da büyük üzüntü ve tepki yaratmıştır. Partinin Çorum il yöneticileri, sorumluluk bilinci içinde davranmışlar, kötü muameleye maruz kalan gazetecilerden özür dilemişlerdir, ama yetmez. Bu centilmenliği, demokrat bir lider olarak tanıdığımız Sayın Müsavat Dervişoğlu’ndan da bekliyoruz. Basın camiamızın ve Çorum kamuoyunun incinmişliği, ancak bu şekilde telafi edilebilir veya öfkesi ancak bu şekilde yatıştırılabilir."