TESADÜFEN YAŞIYORUZ

Abone Ol

İskenderun’da ödevini yapmadığı için babası tarafından dövülen Mercan hayatını kaybetti.

İstanbul Süper Amatör Lig maçında 17 yaşındaki Muhammet Yücel bıçaklanarak öldürüldü.

Kopya çekmesine engel olan öğretmenini öldürdü.

Yine bir kadın cinayeti...

Ayaklarını kestikleri sokak kedisini yaktılar…

Bunlar son günlerde haber bültenlerinde yer alan haberler. Benzer haberleri duymaya alıştığımız için önemsemiyoruz. Sinirleniyoruz, eleştiriyoruz, engel olamıyoruz. Kısa bir süre sonra unutuyoruz. Yeni yılda cinayetlerin sayısı artacak. Öldürmek için yeni bahaneler bulacağız.

Ev içinde şiddet, apartmanda, mahallede, okulda, eğlence yerlerinde ölümlerin yaşanmadığı yer yok gibi. İnsan öldürme bahaneleri saymakla bitmiyor. Ülkemiz genelinde yerel seçimler dönemi başladı. Tek dileğim muhtar seçimlerinden belediye başkanları seçimine kadar kavgaların, ölüm olaylarının yaşanmasını diliyorum.

İnsan öldürme nedenlerimiz sayılamayacak kadar çok. Namus davası, kan davası, futbol maçları. Bana yan baktın. Bana hareket çektin. (ne demekse?) Yüksek sesle konuştun. Benimle dalga geçtin. Karı gibi güldün. Bana yamuk yaptın. Bana kelek attın. Tipin bozuk, yüzün asık. Anama küfür ettin. Manitaya laf attın. Bacıma göz diktin. Tipin bozuk, yüzün asık. Anama küfür ettin. Helalime göz koydun.

Futbol maçları başlamadan kavgalar başlar. Maç boyunca hakemlere, futbolculara küfür edilir. Çıkan kavgalarda sadece ölümler olursa haber bültenlerinde yer alır. Meydan dayağı yiyenlerin sayısı belirsizdir.

Pazar yerlerinde, işportacıların kendi aralarında, zabıtalarla satıcılar arasında çıkan kavgalarda ölümler olabilir.

Davul zurnayla gençlerimizi askere göndeririz. Kavga yapmaya alışkın olduğumuz için mutlaka bir sudan sebep bulabiliriz.

Genelde lig maçlarının sonlarında şampiyon olacak takımlar belli olur. Sokaklarda yapılan kutlamalarda trafik felç olur. Rakip takımın taraftarları evlerine çekilir. Düzenlenen araba konvoylarında hiçbir kural yoktur. Bir silah sesini diğerleri takip eder. İnsanlar evlerinde balkonlarında ölebilir. Zafer kutlamaları sadece onların istediği zaman son bulur.

Düğünler kavgasız olur mu? Tabancalardan tutun güvenlik görevlilerinde, askerlerde bulunması gereken silahlar susmak bilmez. Kaza kurşunlarıyla çocuklar, kadınlar, hatta gelinler damatlar ölebilir.

Silahlar, bıçaklar sadece sokak kavgalarında kullanılmaz. Okullarda öğrenciler, evlerde tartışan taraflar her an silah kullanabilir.

Miras paylaşımları ölümle sonuçlanabilir. İnsan öldürmek için o kadar çok bahanemiz var ki bu konuda araştırma yapacak uzmanlar bile tımarhanelik olabilir.

Öldürülen sadece yirmi yedi yaşındaki Ceren Damar Şenel mi? Eşinin adına konuştuğunu söyleyen Levent Şenel’in sözlerini unutacak mıyız?

İYİ BİR DOKTOR, İYİ BİR HUKUKÇU DEĞİL, İYİ BİR İNSAN OLMAYA ÇALIŞIN!

Birilerini öldürmek için yeni bahaneler aramak yerine insan olmaya çaba gösterecek miyiz?


Çorum kökenli gencecik bir akademisyenin,Ceren Damar Şenel’in hurhanca katledilmesi, onulmaz bir acı olyarak yüreklere oturdu.