İzmir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in aday gösterilmemesine karşı bir yazı kaleme almıştım.
Bu yazıma tepkiler geldi…
Olumluları bir yana koyuyorum, gazeteci meslektaşım Murat Kılıçarı’nın yazımla ilgili eleştirisine de yer vermek zorundayım.
İşte Kılıçarı’nın kendine göre haklı yanları bulunan eleştirisi:
“Sevgili ağabey, sizi Haber Hürriyeti’nde aktif görmek çok güzel. Yazınıza katılıyorum.
Ancak İzmir’de çok büyük bir imar yolsuzluğu, rüşvet, yaygın ve yüzsüz bir CHP’li belediyeler ahlaksızlığı da var. Örneğin Foça’da halk çakma CHP’den soğudu. Sahte ruhsatlar, imar yolsuzlukları gırla gidiyor. Başkan bizzat pazarlık yapıyor deniliyor. Elimde bir sürü bilirkişi raporu var. Savcılık soruşturmaları sürüyor. İmar müdür vekili Sevilay Atmaca ile konuştum. Bana ne dedi biliyor musunuz? Aynen “İstediğin savcıya git. En fazla 3 ay hapis cezası alırım, o da ertelenir. Bir de kınama alır, işime devam ederim”…Aynen böyle söyledi.
Sonra verdiği sahte yapı kullanma izin belgesini iptal etmek zorunda kaldı. Belgelidir. Foça’da her yer yasa dışı kaçak yapılar ve son derece tehlikeli 5 metrelik kaçak duvarlarla doldu. Konuyu basına da yansıttım ama son derece yüzsüzler. Adeta Feto’nun çakma CHP kolu gibi çalışıyorlar. Sevgilerimle.”.
Suçlamalara katılmam mümkün değil.
Hepsini “iddia” olarak kabul ediyorum. Kanıtlanmamış iddialara karşı hayatım boyunca duyarlık gösterdim. Elime belge geçmeden de iddialara yer vermem. Tabii ki meslektaşımın bildikleri, ulaştığı belgeler vardır, buna bir yorum yapmam, yapamam.
Gelelim İzmir Belediye Başkanı Soyer’in harcanmasına…
Beş yıl boyunca hizmet yapmış, hükümetin baskı ve engellerine karşı mücadele vermiş, kadrosu ile gece gündüz çaba göstermiş bir başkanın iki dönem görevinde kalması çok mu gücüne gitti CHP üst yönetiminin?
Hangi hataları yaptı Soyer?
Yanıt veren yok.
Yolsuzluklara göz mü yumdu?
Bu soru da yanıtsız.
Hükümetin tüm engellemelerine karşı, halkla el ele hizmet etmeye çalışan, gecesini gündüzüne kattığı söylenen bir başkan neden harcanır?
İzmir’in CHP’li ilçelerindeki yanlışlıklar ve hatalardan Soyer’i sorumlu tutmak ne alaka yani?
Gelelim son söylenti ve gelişmelere:
İstanbul ilçelerindeki CHP’li belediye başkan adaylarını İmamoğlu’nun “ tayin” etmesini ise hiç anlayamadım.
Hele CHP İzmir Belediye Başkanı Soyer’in, ikinci kez aday olmasını İstanbul Belediye Başkanı İmamoğlu’nun engellediğine dair söylentilere ise hiç aklım basmadı.
İmamoğlu önce kendisinin ikinci kez kazanmasını bir garanti altına alsın, ondan sonra nasıl ve kime karşı oynarsa oynasın?
İstanbul seçimlerini bu kez kazanmak çok kolay değil.
Hele DEM destek vermez ise…
Kürt seçmenlerin oyları bu kez CHP’ye gider mi?
Son dakikada anlaşma, uzlaşma olsa bile zor.
Hem de çok zor…
Tabii bu arada İzmir seçimlerinin de hala “çantada keklik” gibi görenlere de çok şaşarım…
Az kaldı, hep birlikte göreceğiz…