***Umut Radyo’nun “Çorum Güncesi” programında Meltem Danışman Çınar’la birlikte güncel konuları değerlendiren gazeteci Mehmet Yolyapar, Delice-Çorum Hızlı Tren Projesi ile ilgili gelişmelerin hızlı bir seyir izlediğini ve Çorumlular tarafından da memnuniyetle takip edildiğini belirterek, “Gerek ihalenin belirlenen zamanda yapılması, gerekse sözleşmenin hemen imzalanması ve acil kamulaştırma kararının çıkması, Sayın Cumhurbaşkanı’nın bu konudaki iradesinin tam olduğunu gösteriyor” dedi.
*** Meltem Danışman Çınar’ın sorusu üzerine Hızlı Tren konusundaki gelişmeleri anlatan Mehmet Yolyapar, ihalenin davet usulüyle ve adrese teslim yapılması veya ihale bedelinin yüksek olması gibi noktalarda itirazların devam ettiğini, ancak Çorum’un yüz yıllık özlemi olan demiryolu konusunda Çorumluların “yeter ki yapılsın” yaklaşımı içinde olduklarını belirterek, “Büyük ihalelerin hemen tamamının bu şekilde yapıldığını biliyoruz. Dolayısıyla, Çorum’un demiryoluna sıra gelince engelleyici veya geciktirici bir tavır takınmayı asla uygun bulamayız, affedemeyiz.” ifadesini kullandı.
*** Çorum Milletvekili Yusuf Ahlatcı’nın Hızlı Tren Projesi konusunda büyük çaba gösterdiğini, son olarak Çorumluların arzu ettiği şekilde düzgün bir güzergâhın müjdesini de verdiğini hatırlatan Yolyapar, inşaatın 2030’da bitirilmesinin öngörüldüğünü, bu süre içinde Çorum-Merzifon ve Merzifon-Samsun etaplarının da ihale edilip inşaatına başlanabileceğini, Çorum-Ankara seferleri daha önce başlamakla birlikte, en geç 10 yıl içinde Ankara-Samsun seferlerinin başlayabileceğini umut ettiğini, daha ileri aşamada ise demiryolunun Karadeniz sahil şeridine uzanacağını söyledi.
*** Suriye’deki gelişmelerin, Türkiye açısından belirsizliklerle dolu ve kaygı verici olduğunu, emperyalist planın, Ortadoğu’nun İsrail’in hegemonyasına bırakılmasını öngördüğü yolunda işaretler alındığını öne süren Mehmet Yolyapar, sözlerini şöyle sürdürdü:
*** “İktidar çevreleri, Trump’ın ikinci kez ABD Başkanı seçilmesini sevinçle karşıladı. Bunda, Trump’ın Erdoğan’la dostluğunun da payı var ve Türkiye lehine bazı gelişmeler olacağı umudu besleniyor. Ancak, Trump çok net bir şekilde Amerikan milliyetçisi ve İsrail destekçisi. Göreve başlar başlamaz attığı adımlar da bunu gösteriyor. Gazze’de soykırım yapan Netanyahu’nun bu toprakları boşalttırıp yerleşme niyeti ortaya çıktı. Bizzat Trump, Gazzelileri vatanlarından söküp gönderecek yer arıyor.”
*** “Yeni Suriye yönetiminin İsrail’in ve ABD’nin güdümünde olacağı görülüyor. Konunun bizim ülkemizi ilgilendiren yönüne gelince; uluslararası kurumlar ve hatta ABD tarafından terör örgütü kabul edilen PKK’nın dağıtılmasında, emperyalistler açısından hiçbir sakınca yok. Buna karşılık, PYD/YPG, Suriye’nin kuzeyinde, en az 70 bin kişilik tam donanımlı ordusu olan bir fiili devlet haline gelmiş durumda ve güya IŞİD’e karşı mücadele verdiği için terör örgütü de sayılmıyor. Türkiye’ye sözde garantörlük verilerek federatif bir devlet yapısı kazandırılırsa, sonradan İsrail’in eyaleti olacağı da çok açık.”
*** “Hamas İsrail’e neden saldırdı? Hâlâ cevabı tam bilinemeyen bir soru bu. Sonuca baktığımızda, İsrail’in arzu ettiği saldırganlığın ve yayılmacılığın kapısını aralayan bir eylem olduğu görülüyor. Çoğu kadın-çocuk onbinlerce insanın can verdiği, Suriye’nin, bölge ülkelerinin ve İsrail karşıtı örgütlerin çökertildiği, İran’ın kolunun-kanadının kırıldığı bir süreç…Deniliyor ki,sırada İran var. Peki İran’dan sonra hedefe hangi ülke konulacak?”
*** “Emperyalizm, ‘Türkiye’de de demokrasi olmasın’ kararını vereli çok oluyor. Dinci yönetimin baskın olduğu ülkelere hükmetmek elbette daha kolay. O yüzden hedeflerinde, Büyük Atatürk’ün sağlam temeller üzerine oturttuğu üniter devlet var. Bu konuda da bir hayli yol aldılar. Onun için her vesileyle anlatmaya çalışıyorum; muhafazakâr demokratlar, milliyetçi demokratlar, liberal demokratlar, sosyal demokratlar, demokratik sosyalistler, yani demokrasiden yana olan tüm kitleler, Türkiye’de demokrasi, hukukun üstünlüğü, adalet, eşitlik, insan haklarına saygı, vatan-millet-bayrak sevgisi temelinde bir araya gelmek zorundalar.”