İslam’ın kutsal kitabı Kur’an-ı Kerim’in Nur Dağı’ndaki Hira Mağarası’ndan seslenen ilk 5 ayetinde (Alak, 5) “3 anahtar kelime” var:
1. “İkra”: Oku! Okuyan bilgi öğrenir, gerçeği görür. Bilgi çok büyük bir güçtür.
2. “Alleme”: Öğret. İlmin zekâtı, onu bilmeyene öğretmektir. Bilmeyene öğretmek sadakadır. Öğretmek ilmin yaygınlaşmasına yol açar.
3. “Bi’l kalem”: Kalemle yaz. Kalem ilmi geleceğe taşır. Yazılı hale getirir. Kalıcı olan yazılı kültürdür. Söz uçar, yazı kalır. Yazan, eser veren gelecekteki insanlarla konuşma fırsatı bulur.
* * *
Kuran’ın ilk ayetleri gösteriyor ki, İslam Dini, ilim üzerine kurulmuş; baştanbaşa ilimden ibaret olan bir dindir.
Hal böyle iken Batı’ya avuç açmayan, tek bir İslam toplumu yok
Ne yazıktır ki; böyle kutsal bir din ve bu kutsal dinin mensupları; uslamlama yeteneğinden yoksun sözde din adamları(!) ve tarikatlar sarmalının cenderesinden kurtulamadığından, gerçek yerini ve gücünü bulup, kendini gösteremiyor.
Gösteremediği gibi de huzursuzluk ve kaos kaynağı oluyor.
O nedenle Dünya üzerinde kalkınmış, huzurlu tek bir İslam devleti yok.
* * *
Işıklar içinde uyusun, yeri halen doldurulamayan aydın din adamı Prof.Dr.Yaşar Nuri Öztürk Hoca da bir yazısında dillendirmişti bu konuyu.
Hoca, şöyle diyordu o yazısında;
“Ne acıdır ve ne yazıktır ki; dünya üzerinde Müslümanların, mutlu ve huzurlu olarak yaşadığı tek bir ülke, Türkiye’miz idi.
Evet, “idi”…
Ne yazık ki, o mutluluğu ve o huzuru, ülkemize de çok gördüler.” diyor ve bu gözlemlerini şöyle dillendiriyor.
“Müslümanların PERİŞAN olduğu ülkeler:
Filistin, Afganistan, Libya, Irak, Yemen, Suriye.
Müslümanların MUTSUZ olduğu ülkeler:
Cezayir, Mısır, Fas, Tunus, İran, Pakistan, Özbekistan, Türkistan, Türkmenistan, Azerbaycan, Lübnan, Suudi Arabistan.”
… …
Hoca, yazısının son bölümünde de çok çarpıcı ve düşündürücü bir saptamada bulunarak konuyu şöyle bağlıyor.
“Müslümanların MUTLU olduğu ülkeler:
Avustralya, Kanada, İngiltere, Fransa, İtalya, Almanya, İsviçre, Amerika, Norveç, Hollanda, Danimarka…
Yani Müslümanlar, Müslüman ülkelerin tamamında PERİŞAN veya MUTSUZ; Müslüman olmayan ülkelerin tümünde MUTLU ve KEYİFLİ.
… …
Türkiye, Müslüman dünyada bir istisna idi.
Neden?
Petrolü, parası pulu olduğundan mı?
Hayır! Tam aksine, petrol ve para, o mutsuz Müslüman ülkelerin elinde.
Türkiye, Atatürk ışığı ve Cumhuriyet devrimlerinin getirdiği aydınlık ve akılcılık sayesinde farklı olmuştu ve farklı idi.
Bunun ayırdına varan sömürgeci ve yayılmacı güçler; Atatürk düşmanlığı yapmayı, dinin gereği sanan alçak ve aptalları yanına alıp; Cumhuriyet’in ve Atatürk devrimlerinin altını oyarak, Türkiye’yi de istisna olmaktan çıkarıp; HUZURSUZ ve MUTSUZ ÜLKELER sınıfına soktu.
Şimdi Türkiye’yi de en azından ‘MUTSUZ’ ülkeler arasına koymamız gerekiyor.
Böyle giderse bir süre sonra Türkiye de ‘PERİŞAN’ ülkeler listesine girecektir.”
* * *
Ne denli doğru bir gözlem, ne denli doğru bir saptama.
İlim üzerine kurulmuş, baştanbaşa ilimden ibaret olan bu din; sözde din adamlarından ve bu dini ucundan bucağından çekiştirerek, bu dinden nemalanmaya çalışan tarikat ve cemaatlerden kurtarılmadığı / kurtarılamadığı sürece; dünya üzerinde hiçbir zaman kalkınmış İslam Devleti olmayacaktır.
Yaşar Hoca, yaşadığı sürece bunun mücadelesini verdi.
Gözlemlerim odur ki; iyi insanlar fazla yaşamıyor.
Yaşar Hoca da fazla yaşamadı.
Oysa bu ülkenin ve diğer İslam ülkelerinin, Yaşar Nuri Öztürk gibi aydın din adamlarına o denli çok gereksinimi var ki…
Işıklar içinde uyusun; yeri dolmuyor ve doldurulamıyor.