Güncel

“Milyonlarca çocuk eğitim hakkından mahrum”

Abone Ol

Eğitim Sen Çorum Şube Başkanı Kenan Sırma, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla yaptığı açıklamada, Türkiye’de çocukların her geçen gün daha da derinleşen eşitsizlikler içinde yaşam mücadelesi verdiğini belirterek, “23 Nisan artık çocuklar için bir bayram değil; yaşadıkları karanlık tabloyu görünür kılma günü haline geldi” dedi.
TBMM’nin açılışının simgesi olarak Mustafa Kemal Atatürk tarafından çocuklara armağan edilen bu özel günün, bugün geldiği noktada anlamını yitirmeye başladığını ifade eden Sırma, özellikle eğitim sistemindeki eşitsizliklere ve çocuk yoksulluğuna dikkat çekti.
Sırma, Türkiye’de milyonlarca çocuğun parasız, bilimsel, laik ve anadilinde eğitim hakkına erişemediğini belirterek, “Kalabalık sınıflar, sağlıksız koşullar ve beslenme yetersizliği gibi nedenlerle çocuklar eğitimden geri kalıyor. Hükümet, bu sorunlara yönelik hiçbir somut adım atmıyor” ifadelerini kullandı.
OECD verilerine göre Türkiye’nin çocuk yoksulluğunda ikinci sırada yer aldığını hatırlatan Sırma, artan yoksulluk nedeniyle öğrencilerin okullarda “gizli açlık” çektiğini ve bu durumun çocukların sağlığını, gelişimini ve eğitim başarısını olumsuz etkilediğini söyledi.
ÇOCUK EMEĞİ VE EĞİTİMDEN KOPUŞ
Sırma, Milli Eğitim Bakanlığı’nın uygulamaya koyduğu MESEM (Mesleki Eğitim Merkezi) ve mesleki ortaokul projeleriyle binlerce çocuğun eğitimden koparıldığını ve ucuz iş gücüne dönüştürüldüğünü belirterek, sadece 2024 yılında yaklaşık 200 bin çocuğun zorunlu eğitim dışında kaldığını, lise çağındaki 452 bin çocuğun ise eğitimden ayrıldığını açıkladı.
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin verilerine göre son 12 yılda en az 742 çocuğun çalışırken hayatını kaybettiğini aktaran Sırma, “Bu tablo yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda sosyal ve duygusal bir çöküşün göstergesidir” dedi.
“BİLİMSEL VE LAİK EĞİTİM SİSTEMLİ ŞEKİLDE ZAYIFLATILIYOR”
Açıklamada, mevcut eğitim sisteminin pedagojik ilkelerden uzak, baskıcı ve ideolojik bir yapıya büründüğünü kaydeden Sırma, ÇEDES projesi ve bazı protokollerle okulların dini yapılarla iş birliğine zorlandığını ifade etti. “Gerici vakıf ve cemaatlerle yapılan iş birlikleri, laik ve bilimsel eğitimi zayıflatmaktadır” diyen Sırma, cemaat yurtlarında yaşanan istismar vakalarının da bu yapılar üzerindeki denetimsizliği gözler önüne serdiğini söyledi.
“ÇOCUKLARIN TALEPLERİ GÖRMEZDEN GELİNİYOR”
Öğrencilerin öğretmenlerine yönelik keyfi kadro dışı bırakılmalara karşı “öğretmenime dokunma” diyerek seslerini yükselttiğini aktaran Sırma, buna rağmen bu taleplerin hükümet ve yetkililer tarafından dikkate alınmadığını belirtti.
Kenan Sırma açıklamasını, “Çocukları yoksulluğa, sömürüye, istismara ve gericiliğe mahkûm eden bu düzeni değiştirmek için mücadele etmeye devam edeceğiz” sözleriyle tamamladı.