“KADINLARIN HAYATININ ÜÇTE BİRİ MENOPOZ DÖNEMİNDE GEÇİYOR”
Kadınların yaşam süresinin uzamasıyla birlikte menopoz dönemi artık hayatın önemli bir bölümünü kapsıyor. Menopoz, yumurtalıkların fonksiyonlarını kaybetmesi sonucu adet döngüsünün kalıcı olarak sona ermesiyle başlıyor. Bu süreçte östrojen üretimi azalırken, kadın vücudu çeşitli fizyolojik ve ruhsal değişiklikler yaşıyor.
Uzmanlar, menopoz yaşının Türkiye'de ortalama 46-48 olduğunu belirtirken, bu sürecin üç evreden oluştuğunu kaydetti: Premenopoz, menopoz ve postmenopoz.
BELİRTİLERE DİKKAT EDİLMELİ
Premenopozal dönemde adet düzensizlikleri, sıcak basmaları, uykusuzluk, sinirlilik, çarpıntı, baş ağrısı ve cinsel istekte azalma gibi belirtiler görülebiliyor. Menopoz sonrası ise genital bölgede kuruluk, idrar problemleri, saç ve ciltte değişiklikler gibi semptomlar daha belirgin hale geliyor. Ayrıca östrojenin azalmasıyla birlikte kalp hastalıkları riski ve kemik erimesi (osteoporoz) ihtimali de artıyor.
TANI VE TEDAVİ SÜRECİ NASIL İŞLİYOR?
Menopoz tanısı, adet düzensizliği yaşayan kadınlarda hormon testleriyle konulabiliyor. Özellikle FSH ve LH hormonlarının seviyeleri menopoz tanısında önemli bir kriter.
Bu dönemde yaşam kalitesini artırmak için beslenme alışkanlıklarına dikkat edilmesi, egzersiz yapılması ve D vitamini alımının düzenlenmesi öneriliyor.
HORMON REPLASMAN TEDAVİSİ (HRT) NEDİR?
Menopozun getirdiği olumsuz etkileri azaltmak amacıyla bazı hastalara östrojen desteği verilebiliyor. HRT olarak bilinen bu tedavi yöntemi, uygun hastalarda menopoz semptomlarını hafifletmek ve osteoporoz ile kalp hastalıkları riskini azaltmak amacıyla uygulanıyor. Ancak meme ve rahim kanseri öyküsü olanlar, karaciğer hastaları ve emboli riski taşıyan kişiler bu tedavi için uygun değil.
CİNSEL YAŞAM SONA ERMEZ
Uzmanlar, menopozun cinsel yaşamın sonu anlamına gelmediğini vurguladı. Östrojen eksikliğine bağlı olarak yaşanan kuruluk ve ağrılar, uygun ürünlerle giderilebilir.