MANEVİYAT DERYASINDAN DÖKÜLEN HİKMET DAMLALARI - 9

Abone Ol

Bu olay ana-baba, komşuluk hakkının önemini anlatan en önemli örnektir. Kur’an’da İsra Suresi 7. ayet, sh.281.

Özü şudur: İyilik eden iyilik görür. İyilik eden kendisine, öktülük eden yine kendisine eder. Hiç kimse kimseye bir şey yapamaz. Ulu Allah sizlere emreder; ana ve babalarınıza mutlak itaat ve iyilik edin. Onlara asla ve asla kötülük etmeyin ve hatta onlara üf bile demenizi yasaklar. Onlar sizi küçükken nasıl hizmetleri ile büyüttülerse, siz de onlara yaşlılıklarında yardımcı olunuz. Sakın kahredici bir söz söylemeyiniz. Onlara çok sevecen davranınız, buyurur. İşin aslı budur. Bu hususu dünyada bütün eksikliklerine rağmen müslümanlar içinde en iyi algılayan ve uygulayan bizim milletimizdir. Bu olay bütün canlılara ait bir kutsal olaydır.

Netice: Ana ve babana kötülük eden hiç bir kişi o kötülüğünün cezasını dünyada çekmeden ölmez. Ahiretteki yeri ise zaten malumdur. Allah cümlemizi korusun...

İkinci bir örnek: Komşuluk ilişkilerinde inanç ayrımı yoktur. İnançsız insanlara yani müslüman olmayanlara sadece zekat, fitre, fidye ve kefaret paralarının dışında sadaka, hediye, hayır, kurban eti ve tüm kul haklarına ait iyilikler yapılabilir. Hele hele gayrimüslümlerin hakları korkunçtur. Kafire ahirette alacakları fayda etmez, ancak kafirin hakkının üzerimize almamız halinde dünyada ödenmelidir. Hayvanlar insanlardan haklarını alınca toprak olacaklar ama kafirin böyle bir hakkı yoktur. Kafir hakkı yüzde yüz ateştir. Mutlak ödenmelidir. Ahirete bırakılmamalıdır. Kafirin alacağının ahirette ona bir faydası yoktur. Kafir hakkı dünyada acilen ödenmelidir. Kafirlerin müslümanlardan alacakları ahirete kalırsa kafire hiç bir faydası yoktur. Müslümanın o kafir hakkını ahirette ödeme şansı olmadığına göre, kafire de bir faydası yoktur. Kafirin müslümanda olan alacağının kafire fayda verebilmesi için kafirin müslüman olması şarttır.

BETERİN BETERİ VARDIR

İnsan haline şükretmeli, en acıtıcı dert Allah’ın gadabıdır.

Bir kişi Hz. İsa A.S.e sordu; Hz. Dünyada en zor şey Allah’ın gadabı, öfkesidir. O gadaptan cehennem bile su olup akar. Peki, Allah’ın cc. gadabından nasıl korunuruz? Cevap; öfkelendiğin zaman hırsına uyup iradenin elinden çıktığını anlayıp hemen öfkeden kurtulmalı ve kötü işlerden sakınmandır. Çünkü öfke insanın cibiliyetindeki bütün kötü niyetleri, kötü ahlakı o öfke anında ortaya çıkarır ve insan içinde sakladığı kötü huyları meydana çıkarır. Dünya ve ahiretini mahfeder. İnsanı da o azgın öfkeden ancak Allah kurtarır.

Suçların çoğu kızgın öfke halinde işlenir. Örneğin; trafikte sen beni geçtin, ben seni geçtim diye iki şoför de eline sopayı alır ve dövüş çıkar. Allah korusun, biri mezara, öbürü pazara, zulmü geride kalan ailelere der. Ayıkla pirincin taşını. Bütün yangınların başlangıcı bir çıngı ateştir. Çare bir damla sudur. Yoksa 50 senede yetişen orman, bitkiler, ağaçlar bir anda kül oluverir.

(SÜRECEK)