İSTİKAMET DOĞRULUK
GELECEĞİMİZİN SİGORTASIDIR
Adalet denilince ilk akla gelen kişi büyük islam halifesi Hz. Ömer’dir. Devlet yönetiminde en temel uygulama adalettir. Adaletin olmadığı yerde hiç bir şey yoktur. Çünkü adalet mülkün temelidir. Adaletin olmadığı yerde zulüm vardır. Zulmün hakim olduğu yerler yıkılmaya mahkumdur.
Zulm ile abad olanın sonu kahr ile berbat olur. Zulmün, yıkımın, anarşinin, kargaşanın anası zulüm, yani adaletsizliktir. Huzur ve mutluluğun anası adalettir, kişinin ve toplumların mutluluk şartı adalettir. İşte örneği:
Hz. Ömer R.A. hilafeti sırasında bir gece yanına oğullrı Abdullah R.A. ve Asım R.A. olduğu halde Medine sokaklarını denetime çıkarlar. Dolaşırken bir evin altından bir ışığın sızdığını görürler. Hz. Ömer ve iki oğlu ışık sızan eve yönelirler ve görürler ki binanın alt katında süt kaplara konuluyor ve yarın müşterilere verilecek. Evin içinde yetişkin bir kız çocuğu ile annesi müşterilerinin sütlerini hazırlıyorlar. Annesi kızına evin üst katından sesleniyor, kızım kazandaki süte biraz su kat. Yarınki müşterilerimize yetsin, diye sesleniyor. Kızı annesinin süte biraz su kat diye bağırmasını süte su katmak istemediği için duymamazlıktan geliyor. Annesi kızına tekrar sesleniyor, süte su kattın mı, diye. Eğlenme, süt işini hallet. Kızı ağırdan alıyor. Üçüncü kez annesi kısa söyleyince, annesine bağıryor; anne anne, süte katmadım, çünkü Ömer bunu duyarsa senin dilini, benim de elimi keser, diye sesleniyor. Annesi kızım, gecenin saat üçünde Ömer bizi nereden görsün deyince, kız sesini yükselterek bağırıyor; Anne Hz. Ömer görmese Allah da mı görmüyor, görüyor, biliyor, yazıyor. Allah her an bizimle beraberdir. Allah’tan kork ana, diyor.
Olayı pencereden gören ve dinleyen Hz. Ömer, “İşte Müslüman bu kız, öldürsen bu kıza haramı yediremezsiniz, evlatlarım bu kızı kaçırmayalım, hanginize layıksa onu yarın biriniz için isteyeceğim” diyor. Oğlu Hz. Abdullah son derece takva o istemiyor, ikinci oğlu Asım R.A. hazretlerine kızı istiyor ve Asım’la kızı evlendiriyor. Ne güzel bir tevafuk, uygun gelmedir ki, sonradan asım R.A. hazretlerinin bu evliliğinden dedesi Hz. Ömer’in yolunu izleyecek olan Emevi halifelirinni en üstünü ve adili olan Ömer B. Abdulaziz doğuyor.
O zaman zalim Emevi halifeleri cami kürsülerinde ehli beyte lanet okuyorlardı. Ömer B. Abdulaziz halife olunca bu çirkinlikleri yasaklıyor. Cuma hutbesinin sonunda okunan ayeti okuyor. Şimdi burada ilginç ve fiziki ve kimyasal deneylerle tespit edilen bir gerçek var. O da şudur; biyoloji, fizik ve kimya uzmanlrının tesbiti; haram lokmadan haram kan, haram kandan haram meni, haram meniden haramzade meydana geliyor.
Mısır ulemasından şehit Seyyit Kutub’un kardeşi hem sosyolog, hem psikolog ve hem de ilahiyatçı olan nazarı fiziki deneylerle ispat eden Prof. Muhammed kutup yazdığı iki ufak cilt insan psikolojisi adlı eserinde bu ve benzeri hususlar hakkında bilgi veriyor. Okunmasını tavsiye ederim. Haramla beslenen insanların harama olan eğilimleri bugün müsbet ilim tekniklerle deneylerle tespit edilebiliyor. Ne mutlu ibret alana.
(SÜRECEK)