KURUMSALLAŞMA (68)

Abone Ol

“Ben her zaman dinlenme saatlerinde bile işinizin başında olmanızı düşünmüşümdür ve yarından itibaren departmandan ayrılmanıza izin verilmeyecektir”.
Bu cümle bazılarınıza çok tanıdık gelebilir işte bu cümleyi kuran yönetici işin başından itibaren kaybetmeye, olası değişim taleplerinin sekteye uğramasına ve içinde bulunduğu kurumun kayıplarına sebep olacak yola girmiş demektir.
Böyle bir talep karşısında çalışanların tepkileri:
• Aman çok korktuk dediğini yapalım!
• Adam haklı biz yanlış yapıyormuşuz?!
Değil aksine:
• Bizim dinlenme saatlerinde nerede olduğumuz seni ilgilendirmez
• Bu kadarı da fazla
• Birleşip şu adama bir ders verme gerekir
Şeklinde örgütlü mücadeleye zemin hazırlayıcı hareketlere yönelirler
“İŞARET PARMAĞINLA KARŞI TARAFI SUÇLARKEN DİKKAT ET, ÜÇ PARMAĞIN DA SENİ GÖSTERİYOR. “
Kurumsallaşma hedefindeki işletmelerde en büyük rol doğal olarak değişimi yönetecek liderlere ve yöneticilere düşmektedir. Yetenekli ve deneyimli liderler değişim yönünde bu psikolojik destek ortamını hazırlar ve pekiştirirler.
Kuşkusuz ki, değişim dediğimiz şey bir takım kişiselliklerden öte kurumsal ve rasyonel temellere dayanır. Eğer bunlar yeterince açıklanmaz ise ve anlaşılması sağlanamaz ise yarardan çok zarar sağlayacaktır. İşletmenizdeki değişim istekleri kurumun amaç ve kuralları ile birlikte çalışanların katkısı ve menfaatleri ile tutarlı olmalıdır, eğer bu denge sağlanamıyorsa değişim taleplerinden vazgeçilmelidir.
“DUYARSAM UNUTURUM, GÖRÜRSEM HATIRLARIM, YAPARSAM ÖĞRENİRİM. ÇİN ATASÖZÜ
Değişime liderlik yapan yöneticiler bu konuda bir fikir ya da düşünceleri olduğunda bunu:
“Bunu bir deneyelim bakalım ne sonuç verecek”
Diye düşünmektedir.
Çoğu zaman işe yarayan bu yöntem;
“şunu derhal yapın”
Denilmesinden daha olumlu sonuçlar doğuracaktır. Çünkü tarafların katkıları ve birliktelikleri sağlandığında her iki tarafta itibarını yitirmeden taşın altına ellerini koymuşlardır ya birlikte başaracak ya da birlikte vazgeçeceklerdir. Ancak bazen denemeden uygulamaya konulması gereken tedbirlerde olabilir, test edilmesi gerekmeyen somut bilimsel uygulamaların dışında kalan diğer yöntemlerin pilot alanlarda veya küçük ölçeklerde sınanmasında her zaman yarar vardır.
Sonuç olarak: değişim konusunda nihayetinde 5 ana prensipten bahsedebilirim
1. Yalnızca yararlı ve gerekli olan değişimi yapınız
2. Değişimin devrimle değil evrimle yapılması daha iyi sonuç verecektir
3. Değişimin olası etkilerini araştırınız ve insan ihtiyaçlarını merkeze alan yeterli ve özenli eylemlerde bulununuz
4. Değişimin yararlı sonuçlarını işverenlerden çok iş görenlerle paylaşmaya özen gösteriniz her hâlükârda patron zaten kazanacaktır
5. Değişimin ardından sorunları dikkatle analiz ediniz ve kalan sorunları süratle çözünüz